Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
72 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
8 saatte okudu
Söylediğine göre Nihan Kaya bu kitabı İyi Aile Yoktur ve İyi Toplum Yoktur'dan sonra serinin üçüncü kitabı olarak çocuklar için yazmış. O yüzden kısalığına birşey diyemiyorum. Zira 25 dakikalık oldukça kısa bir okumaydı. Muhtemelen yazması de maksimum 55 dakika sürmüştür. Nihan Kaya psikolog değil. Pedagog da değil. O zaman çocuk kitabı
Bütün Çocuklar İyidir
Bütün Çocuklar İyidirNihan Kaya · İthaki Yayınları · 20193,481 okunma
Lades
Eğer Lades’te yediğimiz yemeklerden sonra hesabın yanında ıslak mendil ve kürdanla birlikte bir de lades kemiği getiriyor olsalardı, muhtemelen haftanın yedi gün burada tandır yemek için iddiaya girerdik. Etrafı yumuşak bir yağ tabakasıyla kaplanmış bu iri, löp et parçaları bizler için özel bir güne saklanması gereken yüksek kalorili bir öğle
Sayfa 66
Reklam
Yazın sonu dedemlerde de hummalı bir telaştır. Küçüğünden büyüğüne hanımlar kollarını sıvayıp da biber, patlıcan, bamya, taze fasulye ve eti güneşe sererler. Kurutulmuş etle pişirilmiş kuru fasulyeyi yiyen, parmaklarını da yiyebilir. Erişte ve tarhana hazırlarlar bir yandan. Tarhana kış aylarının esaslı çorbasıdır. Ne kadar yense gına gelmez. Ev halkı, içine ekşimik ilave ederek afiyetle kaşıklar. Sahurda da eksik etmezler. Ancak tatlının şahı söz konusu olduğunda yabana atıldığı vakidir. Muhtemelen yakın misafirin, ev sahibine nazlanırken söylemiş olabileceği tekerlemede şöyle geçer: "Tarhana tar tar boğazımı yırtar / Baklava kardeş gel beni kurtar." Hem yazın bitiminde hem de mübarek ramazandan önce, börek ve pide yapmak üzere dünya kadar yufka açılır. Temel dedemin nazarında sacta pişirilen yufka ekmeği kraldır.
Sayfa 151 - Profil, 2018
Muhtemelen bamya...
Seyrek serüvenler ya da genelevler, onun kendisini bir erkek olarak görmesine yeterli oluyordu yine de.
Yabani bitkilerin aksine, kültive bitkilerin hemen hepsi bir tarihte Türk toplumuna dışarıdan gelmişler. Hemen hepsinin adı yabancı.   En eskilerden elma ve arpa muhtemelen yabancı asıllı kelimeler, fakat nereden geldikleri tartışma konusu. Alıç, armut, ayva, çavdar, çay, dut, havuç, hıyar, incir, karnabahar, karpuz, kayısı, kereviz, mercimek, nar, nohut, pamuk, patlıcan, pirinç, şalgam, şeftali, turp, turunç Farsçadan alınmış. Çoğu Malazgirt savaşından çok önce, Türkler henüz Orta Asya’da at koştururken Türkçeleşmişler. Anadolu’da Rumlardan bezelye, enginar, fasulye, ıspanak, kiraz, lahana, mantar, marul, maydanoz, muşmula, pırasa, roka, Ermenilerden pancar ve belki pazı, Balkan Slavlarından vişne gelmiş. Araplar afyon, bakla, bamya, limon, muz, safran gibi birkaç egzotik ürünle Türk tarımına katkıda bulunmuşlar. 16. yüzyılda Amerika’dan İspanyollar aracılığıyla domates ve patates, Doğu Asya’dan Portekizliler vasıtasıyla mandalina ve portakal alınmış. Yakın yıllarda bunlara ananas, avokado, brokoli, greypfrut, kivi, mango, nektarin, soya ve daha neler eklendi.