Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
TOPLU CEVAPLAR İddiaların aksine: 1- Said Nursî'nin İstanbul'a geliş yılı 1907 2- Said Nursî'nin Nutuk'u 1908'de basıldı 3- Said Nursî, A.Hamid'e hakaret etmedi 4- Said Nursî, SultanReşat'tan para almadı 5- SaidNursî, Urfa'ya giderken Ankara'ya uğramadı (Fesubhanallahil-azim; onca yalana bunca insan
1. BÖLÜM SAİD NURSÎ, NUR RİSALELERİ VE İLİM 1.1. SAİD NURSÎ’NİN TAHSİL HAYATI Risale-i Nur müellifinin tahsil hayatı üç aydan başka mevcut olmadığı halde (...)10 Evet o zât (Said Nursî) daha hal-i sabavette iken ve hiç tahsil yapmadan zevahiri kurtarmak üzere üç aylık bir tahsil müddeti içinde ulûm-u evvelîn ve âhîrine ve ledünniyat ve
Reklam
"Bizim adımıza karar verdiler; geçti gitti, dediler. Ne gariptir ki; yaşayanın biz olduğumuzu bile unuttular."
Rainer Maria Rilke
Birinci Ağıt Kim duyar, ses etsem, beni melekler katından? Onlardan biri beni ansızın bassa bile bağrına, yiterim onun daha güçlü varlığında ben. Güzellik güç dayandığımız Ürkü'nün başlangıcından özge nedir ki; ona bizim böylesine tapınmamız, sessizce hor görüp bizi yok etmediğinden. Her melek ürkünçtür. Kendimi tutar bu yüzden, yutkunurum.
Bugün 18'inci Yaşıma Girdim
Hayata geleli 18 yıl oldu demek ha? Bir garip hissettim. Sanki hiç olmadığım kadar olgunlaşmış hissediyorum, üstelik tam genç yaşlarım. Doğum günlerinin aslında özel bir yanı şudur ki; evrene, Dünya'ya, yeryüzüne ve insanların arasına bir beden, belki de bir ruh ile dahil olma girişimine olan benim duyduğum varoluşsal bir ilgidir. Tabii insanların doğum günlerinde akıllarına genel de anılar gelir, benim de öyle ama sadece değil. İlk doğum anı mistik ve gariptir. Bir insandan bir insan doğacak. Hep olan bir şey olduğu için sıradan bir olaymış gibi gelebilir, belki de öyledir. Ne bileyim ben biraz felsefik gözlüğüyle bakıyorum.
Acırım sanemine hizmet edenin nefsıne,ne gariptir ki insanoğlu ölümlü olduğunu bilir fakat asla kibrinden ve safsatasından beri durduramaz ruhufelahını,hep bir hayıflanma arar karşısındakınde çünkü o kendınden eminim diye avutur bendını,oysaki yaratılmışları razı etmek değil ,yaradanı rızaya konduk bu fenaya,kimi fena için çalışır ,kimi ise felaha ermek için ,felaha ermek isteyen olduğu gıbı kabullenır her zerreye latıfe üzre bakmayı,ama bozuldu mu bir kere vasıl,arama o insanda vasıf
Reklam
Filistin asrın Endülüs'üdür. Tarihe yalnız bırakılan bir medeniyet olarak geçecek. Halk olarak Gazze konusunda yöneticilerimizden şikayetçiyiz. Ne gariptir ki yöneticilerimiz de Gazze konusunda bizden şikayetçi. Siyasetçi seçmenden şikayetçi. Sanatçı siyasetçiden şikayetçi. Bizimkiler öbür devletlerden şikayetçi, öbür devletler bizim
Ama yine de her şeye rağmen mutlu ol. Nefretime rağmen...
Bak sana artık kızmıyorum, hiç bir duygum kalmadı sana karşı. Evet yalan söylediğin için beni kandırdığın için kızdım. Ama ne gariptir ki... Seni bir zamanlar gerçekten sevdiğim için mi bilinmez mutlu ol istedim. Benden ayrıldığın o günkü gibi. Senden sonra yine bir yılgın aşkım oldu. Artık büyüdüm. Güçlendim. Merak etme aştım artık. Ama biliyor
Ne gariptir ki insan yanlış yapmaktan korktukça daha fazla yanlış yapar
Ne gariptir insan oğlu... Bügünüyle, sanki geçmişte o çocuklukta var olmamış gibi... Çizgili yüzümüz, hareli gözlerimiz, nasırlı ellerimiz dünün şahidi değil gibi... Öyle "çocukken güzeldi her şey" sözleri herkes için mi geçerli? Belkide o şair gibi "yaşadıklarımdan öğrendiğim bir şey var..." Minik ellerimiz ve küçük kalbimizle bugünün, geçmiş minik kadınlarıydık... Çokça zaferler kazandık ve birçok yenilgi aldık... Biz "küçük kadınlar" annelerimizin; acıları, umutları, sevgi, saygı, mutluluk, öfke çığlıklarıyız... Biz bu topraklara emek vermiş emekçi annelerin çocukları, yani neticede bir bayrak yarışı gibi... Çok az kalır "teşekkür etme" kelimesi... Ama iyi ki diyorum... "8 MART DÜNYA KADINLAR GÜNÜ"
Reklam
Ne gariptir ki aklı yavaş olana değil de ayağı yavaş olana; Yüreği kör olana değil de gözü kör olana acırız...
Zaman
Yarın, bugüne dün diyor, dün de bugün için yarın diyordu. Fakat insan, bugünü eline yüzüne bulaştırdı. Ve ne gariptir ki yarının telaşı da dünün pişmanlığını da hep bugün yaşadı. Ama bugünü hiç yaşamadı. Ne yarın ne de dün! (CAN DÜNDAR)
Ne gariptir ki, insan her zaman fark etmez yaptığı işin önemini ya da ne olduğunu. Yapar sadece
1.162 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.