Hayatta bulunduğun müddetçe nefsin tahsildar gibidir, iyi ve kötü şeyler alır. Sen onun hesabına memur bir kimsesin. Böyle yapmazsan o korkunç hesap gününde, seninle bulunmuşçasına söyler. Ve iyi bilirim ki, feryad ve fiğânının imdadına kimse gelmeyecek ve kimseyi bulamıyacaksın… Yalnız Kahhar ve mutlak olan Allah’ın “Biz size Resuller göndermedik mi? Sabah akşam bizi zikir ve tesbih et, demedik mi? Bu emirlerimizi icra için gece gündüz size müsaade etmedik mi? itabını duyarsın. O zaman gelince nedamet, pişmanlık fayda vermez. Nefsini muhasebe edemiyorsan bil ki, gözündeki perde kalındır. Allah’ın kapısından kovulmuşsundur. Sen o haremi ilâhi kapısını ağlayarak çal. Gözünü örten perdeyi bu suretle kaldırmaya çalış. Benim bir üstadım vardı. O gündüzleri işlemiş olduğu bütün işlerden, söylemiş olduğu bütün sözlerden dolayı gece olunca kendisini muhasebeye çekerdi. İstiğfarı mucib şeyler varsa, istiğfar eder, şükrü mucib amel-i salihler varsa Allahu Teala hazretlerine şükrederdi.
“Bayramlar ALLAH'a kulluğun neticesidir. Tüm vücuduna ve nefsinin arzularına oruç tutturan ve kendini ALLAH'a adayıp nefsini ve sevdiklerini kurban edebilenlere ALLAH'ın birer lütfudur Ramazan ve Kurban Bayramları. Bu anlayıştan uzak yaşayanlar olsa olsa Şeker ve Et Bayramı kutlarlar. Bayramlar, sadece bir sevinç günü değildir. Aynı zamanda şükür, zikir, diğer mü’minleri hatırlama, muhâsebe ve derlenip toparlanma günleridir. Gönül arzu ederdi ki, bayrama İslâm âleminin gülen yüzü ile girelim ve sevinip bayram yapmaya hak kazanalım.”
Reklam
Davud Aleyhisselâm
Dâvûd aleyhisselâm, İsrâîloğullarına gönderilmiş bir peygamber olup kendisine dört büyük mukaddes kitaptan biri olan Zebûr verilmiştir. Dâvûd aleyhisselâm, adalette, ibadette ve Allâhü Teâlâ’ya yakınlaştıracak amelleri işlemekte gösterdiği gayretinden dolayı örnek alınacak bir zât idi. İbn-i Ebi’d-Dünya (rah.), şöyle rivayet etmiştir: Dâvûd
Davud Aleyhisselâm
Dâvûd aleyhisselâm, İsrâîloğullarına gönderilmiş bir peygamber olup kendisine dört büyük mukaddes kitaptan biri olan Zebûr verilmiştir. Dâvûd aleyhisselâm, adalette, ibadette ve Allâhü Teâlâ’ya yakınlaştıracak amelleri işlemekte gösterdiği gayretinden dolayı örnek alınacak bir zât idi. İbn-i Ebi’d-Dünya (rah.), şöyle rivayet etmiştir: Dâvûd
Regaib Kandili
Bayezid-i Bistami Hazretleri şöyle buyurmaktadır: "Nefsini murakabe ve muhasebe et, ilme yapış, eşyanın hakikatini ara, edebini muhafaza et, kalplere dikkat et, dünyaya kapılma, gafillerden kaç, sünneti bırakma, ibadetten ayrılma, ilim ve merhamet sahibi ol, ahlakı tamamla, insan ve Müslüman olduğunu unutma."
Sayfa 318
Reklam
25 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.