"Çeşmek Be-zen Sitare Ezmen Mekon Kenâre"
("Ey yıldız bana göz kırp, Benden uzak olma")
Nerden çıktın karşıma böyle Sitare,
Efsaneler dökülüyor gülüşlerinde.
Kirpiklerin yüreğime batıyor..
Telaşlı bir kalabalığın ortasında,
Ayaküstü konuşuyoruz.
Nedimin nigehban nergisleri gibi,
Üstümüzde bütün nazarlar.
Çok utanıyorum
Çok Uzak Diyarlarda Öldürdüğüm Aşığa,
Her şey bir rüya gibi, bir masal gibi başlamıştı. Çokta güzel gidiyordu belki mutluluğa doğru. Günlerden bir gün, ayrılığın, bizim de kapımızı çalacağını nerden bilebilirdik. Gerçi sen her zaman bunların olacağını söylerdin ve ben de sana bunları söylediğin için her zaman kızardım. Çünkü bunların olma
O ne beni sevmek zorundadır ne de gerçekten beni seviyormuş gibi yapmak zorunda.
Senin, sadece senin!
Yine mi sen çıktın karşıma Ahmed Arif? Mektup denince ille de seni mi bulur bu zihin. ''Senin, sadece senin'' dediğinde içimin titremesi senden ötürü müdür?
1914 yılından 1930 yılına kadar birikimlerini döktüğü Huzursuzluğunun kitabını yazdığı
"Çeşmek Be-zen Sitare Ezmen Mekon Kenâre"
( Ey yıldız bana göz kırp Benden uzak olma ')
Nerden çıktın karşıma böyle Sitare
Efsaneler dökülüyor gülüşlerinde
Kirpiklerin yüreğime batıyor
Telaşlı bir kalabalığın ortasında
Ayaküstü konuşuyoruz
Nedimin nigehban nergisleri gibi
Üstümüzde bütün nazarlar
Çok utanıyorum Sitare
Dün oturup
○●
Nerden çıktın karşıma böyle Sitare
Efsaneler dökülüyor gülüşlerinde.
~
Dün oturup hesap ettim,
Sen doğduğun zaman
Ben bir askeri mektepte talebeymişim.
~
Gözlerine baktığım zaman Sitare
Bütün çöllere ay doğuyor.
~
Ve kim bilir kaç zamandan beridir kalbimi öğütlüyorum
Durup durup ıssız yerlerde
“güçlü ol ey kalbim, güçlü ol
Daha çok işimiz var” diyorum...
~
youtu.be/ZNLA4EDbKCE
~
youtu.be/Wo8XtY7u25I
○●
Nerden çıktın karşıma böyle Sitare
Efsaneler dökülüyor gülüşlerinde
Kirpiklerin yüreğime batıyor
Telaşlı bir kalabalığın ortasında
Ayaküstü konuşuyoruz
Nedimin nigehban nergisleri gibi
Üstümüzde bütün nazarlar
Çok utanıyorum Sitare.