… bilinçaltında etkin olan ve yedeği olmayan şey, çoğunlukla sonsuz bir diziye çözülmek suretiyle dışa vurulur. Dizi sonsuzdur,zira her yedek, arzu edilen tatminin garantörüdür. Bu bağlamda, çocukların belli bir yaştaki bitmek bilmez soru sorma arzusu da açıklanmış olur. Telaffuz edemedikleri, bir tek soru sormaları gerekir. İşte bu, nevroz nedeniyle zarar görmüş olan kimi insanın düşük çenesi gibidir. Dile getirilmek için yanıp tutuşan bir sırrın baskısı vardır, ama her şeye rağmen bunu açığa vurmazlar.
Nevroz, sapkınlıktan ziyade düştür. Nevrotiklerde sapıkların ayırt edici özelliklerinden hiçbiri yoktur. Onlar sadece sapık olmayı düşler, bu da gayet doğaldır, zira bu olmadan partnerlerine nasıl ulaşabilirlerdi?
Şehre yağmur yağmaktadır. Her şey yağmur rengindedir. Pessoa şunları kaydeder: "Var olmazken ne olacağımı anlatan bir tür ön nevroz, bedenimi ve ruhumu üşütüyor; gelecekteki ölümümün bir anısı bu adetâ, beni kendi içimde diken üstünde tutuyor."