Yoğun ve sürükleyici olan yeni bir düşünce romanı : Nietzsche Ağladığında.
Edebiyatla da düşünülebileceğini gösteren müthiş bir örnek...
Sahne Psikanalizin doğumu arifesindeki 19. yüzyıl Viyana'sı. Entelektüel ortamlar. Hava soğuk.
Aktörler:
Nietzche: Henüz iki kitabı yayımlanmış, kimsenin tanımadığı bir filozof. Yalnızlığı seçmiş.
Hepimizin aldığımız kararlardan, olduğumuz yerden ve kişiden şüpheye düştüğümüz; ''Her şey çok başka ve güzel olabilirdi.'' dediğimiz anlar olmuştur. Belki de bazılarımız bütün hayatını bu keşke ve acabaların arasında geçirmiştir. Dr. Bruer de bu kişilerden biri. Yaşadığı yerin en saygın doktoru, zengin ve iyi bir ailesi var
Gerçek bir başyapıt,nefis bir kitap
Kitap aslında hiç karşılaşmamış olan Nietzsche ve döneminin ünlü doktoru Breuer'in paralel bir evrende karşılaşıp birbirlerini psikoterapi yöntemiyle tedavi etmelerini anlatıyor. Beuer ile Nietzche arasında geçen diyaloglar, insanın içindeki ızdırapları,kafasından atamadığı nice düşünceyi ve kendini esir eden duyguları takıntılarını bambaşka bie yoldan bize aktarıp gösteriyor. Nietzsche'nin umutsuzluğunda ve ızdıraplarında kendimden çok parça bulmak beni korkuttu ama bu kitap beni sarsıp uyandırdı resmen.Kurgu ve gerçekliği bu kadar ustaca anlatabilmek ancak bir başyapıtta olur diye düşünüyorum.Simdiden hayatımın kitaplarından oldu diyorum ve şimdiden bu yılın okuduğum en iyi 3 kitabı arasında olacağı da aşikar.
Herkese merhabalar. Bugün benim için çok önemli bir kitabın, bende yarattığı duyguları tarif etmeye çalışacağım.
Öncelikle hayatta herkesin izlediği,okuduğu,araştırdığı vb. Şeyleri kendine ait cümleleriyle, öznel tespitleriyle ifade etmesinin taraftarıyım. Zaten hayatta da böyle insanlar sıra dışı olup, biz sıradan seyircilerin hayatına
Hastalarından ve bir takım problemlerinden uzaklaşmak için Viyana' ya eşiyle birlikte tatile giden Dr. Breuer'e bir gün aniden imzasız ve son derece küstahça yazılmış bir not gelir. Merakına yenik düşen ve daha sonra notun sahibi olan son derece genç ve güzel Rus asıllı Salome'yle buluşan doktorumuz Salome'nin Prof. Nietzche
Aziz Nesin’in çocuk kitabı gibi duran ancak kitabın arkasında da bahsettiği gibi ebeveynlere, öğretmenlere ve büyüklere yazmış olduğu bir kitap aslında. Kitabı okurken Nietzche Ağladığında eserinden bir alıntı geldi aklıma. Şöyle diyordu alıntıda; “Çocuklarınızı yetiştirmeniz için, önce kendinizi yetiştirmeniz gerek.” tam anlamıyla özeti gibi
''Acının ödülü büyümedir diyorsunuz yani...'' Nietzche onun sözünü kesti.
''Hayır, sadece büyüme değil. Güçtür aynı zamanda. Ağacın büyüyebilmesi için fırtınalı havalara ihtiyacı vardır.
Yaratıcılık ve keşifler acı çekmenin sonunda gelir.''
Nietzsche Ağladığında, Irvin D. Yalom'un derin duygularla ve samimi bir anlayışla kaleme aldığı etkileyici bir eserdir. Yalom, bu kitapta sadece Nietzsche'nin felsefi düşüncesini değil birçok farklı olaya ve olgulara bakış açısını da değindirerek anlatmıştır.
Bu kitabı iki günde tüm gün okuyarak bitirdim, birçok noktasında kendimden
''Acının ödülü büyümedir diyorsunuz yani...''
Nietzche onun sözünü kesti. ''Hayır, sadece büyüme değil. Güçtür aynı zamanda. Ağacın büyüyebilmesi için fırtınalı havalara ihtiyacı vardır. Yaratıcılık ve keşifler acı çekmenin sonunda gelir.''