Tüm bu dinler, insana insanlığı öğretebilmek için sunulmuşlardır. Sen, insan olmayı başarabilmek için doğduğunu anlamadıysan, hangi dine inandığının hiçbir anlamı yok. Çünkü din gidilen bir yoldur, varılan bir yer değil.
Acıya karşı bağırarak, gözyaşlarımla cevap veririm. Yapılan alçaklıklara öfkeyle, iğrençliklere ise tiksinti duyarak tepki gösteririm. Bana göre bu, hayatın ta kendisidir. Bir canlı ne kadar basitse o kadar az duyarlıdır ve uyarılara karşı daha zayıf karşılık verir. Ne kadar gelişmişse, gerçekliğe karşı daha fazla duyarlıdır ve daha enerjik bir biçimde tepki verir.
Dünyada öğretmenlerden ve matematikçilerden başka kimin gereksinmesi vardı ki cebire mutlu olmak için? İnsanları neden cebir gibi, geometri ve daha bir yığın yararsız bilgi gibi şeyler öğrenmeye zorlarlardı?
Kitapı 4 ayda okumuş olabilirim:) Okuduğumu zamanlar baya sarıyordu. Ama bi bıraktım mı kitapta fazla merak unsuru olmadığı için geri elime almam uzun sürüyordu. Kitapı okurken arada başka bir kitap bile okudum. Kitap Edebi yönü ağır bir kitap. Okurken bazen zorlansam da insan alışıyor. Kitapta Doğu-Batı çatışması çok yoğun işleniyor. O zamanların zihniyetini ve toplum yapısını da görmüş oluyoruz. Genel olarak beğendim diyebilirim. Sinekli Bakkal gibi bilinen ünlü bir eseri okumuş oldum en azından.
Sinekli BakkalHalide Edib Adıvar · Can Yayınları · 202218,5bin okunma