Genelde herkesin gözü korkar bu kitaptan. Benimde kitaplığımda bir kaç ay bekledi açıkçası. Etraftan duyduğum kadarıyla herkes kesinlikle boş bir vakitte sindire sindire okunması gerekli diyordu. Bende boş bir vakitte okumaya başladım. Bana kalırsa kitabın ilk 200 sayfası gayet akıcıydı. Daha önce de Atay okumuştum. Beni pek zorlamadı. Aşinaydım diline. Fakat kitabın ilerleyen sayfalarında baş karakter arkadaşının yazdığı mektup\anı tarzı yazıları okurken çok yoruldum. Beni zorladı. Akıcı değildi, sabit bir konu yoktu sürekli değişkendi vs vs. Oralar da aşağı yukarı 100 sayfa eder. O bölümleri geçince refaha eriyorsunuz. Kitap bence kolaylaşıyor. Ve şöyle bir şey kitapta çok dikkatimi çekti.Bazı kelimeler sanki uzun yazılmak 'istermişcesinegillerden'di (kitabı okumadıysanız anlamsız gelebilir). Bu bazen gülümseten bir detaydı ama bazende çok kasıntı havası verdi bana açıkçası.