Her bir zerre; bir nefer gibi askerî dairelerinin her birinde yani takımında, bölüğünde, taburunda, alayında, fırkasında, ordusunda her birisinde bir nisbeti, o nisbete göre bir vazifesi ve o vazifeye göre nizamı dairesinde bir hareketi olduğu gibi…
Hem mesela, senin göz bebeğindeki o camid zerrecik dahi senin gözünde, başında, vücudunda ve kuvve-i müvellide, kuvve-i cazibe, kuvve-i dâfia, kuvve-i musavvire gibi deveran-ı deme ve his ve harekeye hizmet eden evride ve şerayin ve sair âsablarda hem senin nevinde, ilâ âhir; birer nisbeti, birer vazifesi bulunduğunu, bilbedahe bir Kadîr-i Ezelî'nin eser-i sun'u ve memur‑u muvazzafı ve taht-ı tedbirinde olduğunu kör olmayan göze gösterir.
"Görün yeddi ölkə hakimi olan
İskəndər dünyadan köçdüyü zaman
O saysız-hesabsız xəzinələrdən
Bir ovuc torpaqdır əlində gedən!
Sizin də dünyadan gedərkən ancaq
Payınız bir ovuc torpaq olacaq!..."
Eğer bir toplumda takva sahibi müminler zuhur etmemişse o toplumun İslâmî bir nizama kavuşması muhaldir. Eğer, var ama sayıları az, denirse şurası bilinmelidir ki, ahlâk nizamı kelle sayısı ile belirlenemez. Ve kimse çıkıp takva sahiplerinin sesini kesemez.
çalışan insan kendi varlığında hüküm süren bir ahengi bütün kainata nakleder.hayatın biricik nizamı bu ahengin kendisi olmasıdır.böyle olunca her şey değişir peşinde koştuğumuz muvazeneyi buluruz.
Kafalarının tası içinde tek bir özgün fikir yok. Sadece müesses nizamı biliyorlar. Esasen kendileri de o nizamın parçası. İradesiz adamlar bunlar; bir bira üreticisi yaptığı biranın şişesine damgasını ne kadar kolay basarsa müesses nizam da onları o kadar kolay etkiliyor. İşlevleri üniversiteye giden tüm gençleri izlemek ve şans eseri zihinlerinde zerre kadar özgünlük parıltısı kalmışsa onu def edip oraya müesses nizamın damgasını basmak.
Sayfa 234 - Türkiye İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okuyor
OKUMA KİTABI
Kitapların en harika kitabı,
Aşkın kitabıdır;
Onu dikkatle okudum:
Mutluluk birkaç sayfa,
Formalar boyu ızdırap;
Bir bölümdür ayrılık.
Buluşmak-küçük bir bölümcük,
Fragmanımsı! Ciltlerle dert,
Açıklamalarla uzatılmış,
Sonsuz, ölçüsüz.
Ah Nizami!- Ama sonunda
Buldun doğru yolu;
Çözülmez şey, kim çözer bunu?
Sevenler tekrar buluşacaklar.
___
Evet, o gözlerdi, evet dudaklar,
Bana bakan, beni öpenler.
Kalçalar dar, karın yuvarlak
Cennetteki hazlar gibi!
Var mıydı o kadın? Nereye gitti?
Evet! Vardı, yaşamıştı,
Kaçarken vermişti kendini
Ve tutsak etti bütün hayatımı.
Ona göre askerlerin, siyasetçi gibi davranması büyük bir tehlikeydi. Hem ordu içindeki nizamı bozar hem de idareye zarar verir, devleti zaafa uğratırdı.