Harika bir eser iki kere okudum, şu anda cahit zarifoğlu’nu tanımaya ömrünü vermiş güzel insanları dinliyorum çalışırken. Güzel insanlar geldi geçti ve geçiyor üstadım kıymet bilmek lazım
Geçen pazar kütüphanemde okumadığım kitapları tasnif edeyim dedim. Sonra karşıma 236 rakamı çıktı, kütüphanemde okumadığım 236 kitap birikmiş ve nedense bilinç altıma okumadığım kitap sayısını 70 olarak kodlamışım ve 70 sayısını bilerek de fırsat buldukça okumayı düşündüğüm kitaplarıda satın almaya devam etmişim. Kitaba verdiğim paraya acımam asla da, galiba ben de kitap satın alma bağımlılığı oluştu. Şimdi nefsimle mücadele ediyorum, okumadığın kitap sayısı 100 e düşmeden kitap satın almak yok diye. Bakalım başarabilecek miyim!? 236 kitabın içinden ince olanlardan başladım okumaya 235 e düştü sayı. Bu bile bağımlı olduğumun göstergesi, bir an önce sayıyı 100 e düşürüp, aklımdaki kitapları satın almak. Umberto Eco'nun editörlüğünü yaptığı Antik Yunan ve Ortaçağ serilerini bir an önce satın almak için yanıp tutuşuyorum. Bir tarafta da virüs salgını... Kısmet bakalım..
Kesinlikle önlem alınması gereken bir durum :) Biriktirme oldukça okuma yönünden insan daha bir ağırlaşıyor. Mesela sürekli aklım okumadığım kitaplarda kalıyor. Bu sebeple ben okunacak kitaplarımı bitirmeden kitap almamaya başladım.
Etkisinden bir süre çıkarmayıp benzer polisiye romanları arayışına girdim ancak benzerine çok da denk gelmedim. Gece gündüz okuyarak 2 günde bitirmiştim. İnsan kendine yoruyor romandaki kimi olayları. Acaba dedirtiyor yazar. Akıcı bir dille yazılmış sürükleyici bir polisiye
Asaletle susan insanlar vardır. Siz cümlesini bitirmesini beklersiniz, aşkla. Onlar susar. Bir rahlenin önünde oturmuş, susan bir arif, ne müthiş bir resimdir, ancak ehli bilir. Onlar susar. Çünkü onların konuşması devrimdir. Susması devrimdir.
Felsefi bir yorum getiremem sizler gibi fakat şöyle bir yorum yapmak isterim.
Bir “iman” var kazanılması gerekilen yegane şey, bir “iman” var kaybedilmesi en büyük hüsran olan şey.
Benim için şimdiye kadar yaptığım en özel inceleme olacak bu, umarım yazmak istediklerimin çeyreğini olsun ifade edebilirim.
Leyla ile Mecnun hayatımda en önemsediğim şeylerden biri. Bir diziye bu kadar anlam yüklemek ne kadar mantıklı tartışılabilir. Ama sitede son zamanlarda denk geliyorum benden yaşça büyük kişilerin yorumlarına;