Şuna inan; günün birinde ölünce, nasıl doğduğuna pişmansan, öldüğüne de bin pişman olacaksın. Dünyanın öyle bir yerine, öyle bir zamanına gelmişiz ki, yaşasan yaşanmaz, ölsen ölünmez. Ne yaşamaya bırakırlar, ne ölmeye... .
Bu memlekette ancak 1000 kişi de 1 kişi Yaşar, geri kalanı yaşamaz ama yaşadığını sanır. İşte o 1 kişi, yaşamayan 1000 kişinin yerine de yaşadığı için 1000 kişilik birden Yaşar, yani çok hızlı...
Reklam
Yıl olmuş 2040, hâlâ hayvanlardan öğreniyoruz! =∆
Askeri silahlanmadaki muazzam gelişmenin son aşaması, yapay zekâsızlık sloganıyla mikrominyatürleştirme dönemine yol açtı. Gariptir; bilişimciler, mikroyonga teorisyenleri ve diğer uzmanlar öncüllerinin bunca süredir yapay zekâ yaratma çabasında nasıl bu denli kör olabildiklerine hayret” ettiklerinde, yıl sadece 2040'tı. Gerek beyaz gerekse de mavi yakalı mesleklerde çalışan % 97,8'lik insan nüfusu ifa ettiği görevlerin ezici çoğunluğu bakımından zekâya gerek duymuyordu. Neye mi gerek duyuyordu? Dutuma uygun bir talimatname, beceri, dikkat ve girişim ruhu. Tüm bu nitelikleri ise, böceklerde bulmak mümkündü... Örneğin; Sphecidea familyasından bir eşek arısı kendine bir cırcır böceği bulur, onu öldürmeyip felç ederek sinir sistemine bir zehir akıtır. Sonra kuma bir barınak kazar ve kurbanını yanına yerleştirir, barınağa girerek işe yaradığından emin olur, karıncalara ya da rutubete karşı korunaklı olup olmadığına bakar, sonra cırcır böceğini ittiriverir, yumurtasını bırakır ve süreci aynen tekrarlamak üzere uçup gider. Eşek arısının larvası cırcır böceğinin canlı bedeninden beslenir, ta ki uçabilecek hale gelene değin. Böylelikle eşek arısı, kurbanının seçimi ve onun uyuşturulması süreci açısından mükemmel bir tatbikat sergiler. Korunaklı bir yer hazırlarken becerisini, koşulların yavrusu için elverişli olup olmadığını kontrol ederken de dikkatini kullanmıştır, ayrıca bir dizi faaliyeti hayata geçirmekle girişimci bir ruha sahip olduğunu kanıtlar.
Sayfa 46 - İletişimKitabı okudu
"Sen ölmeyi kolay bir iş mi sanıyorsun?...Şuna inan günün birinde ölünce nasıl doğduğuna pişmansan öldüğüne de bin pişman olacaksın.Dünyanın öyle bir yerine öyle bir zamanına gelmişiz ki yaşasan yaşanmaz, ölsen ölünmez .Ne yaşamaya bırakırlar,ne ölmeye..."
Sayfa 11 - Nesin YayıneviKitabı okudu
İki kişide kalp rahat olur: evliyada ve eşkıyada. Evliyada kalp duruma hâkimdir, orada nefis dizginlenmiştir, sulh ve selamet vardır. Eşkıyada durum tersidir; ölmüş eşek kurttan korkmaz derler. Zavallı kalp ölmüştür ama öldüğünü bile bilmez, etkisizdir, kararmıştır, teslim olmuştur, tefessüh etmiştir. Burada da asayiş berkemaldir. Ama ikisi de diriyken -kalp ve nefis- kavga gürültü olur. Ve bu hayra alamettir.
Biz daha doğduğumuz zaman dönüşü olmayan yola girmemiş miydik?
Reklam
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.