128 syf.
·
Puan vermedi
·
25 saatte okudu
Merhaba canlar... Bildiğiniz üzere @okuyan_kadinlar_kulubu olarak #ekim i #kahverengi ye boyadık... Etkinliğimiz için üçüncü ve son seçimim
Hayykitap
Hayykitap
tan çıkan @m.tarikkoc kaleminden #birhayalinardında kitabı oldu... "Duyulması gereken birkaç söz... Yıllar önce yaşananların derin izlerini taşıyan üçyüz bin sayfalık üç kelime... Ölmeden
Bir Hayalin Ardında
Bir Hayalin ArdındaMuhammed Tarık Koç · Hayy Kitap · 2023160 okunma
SABATAY EVİ (ö. 1087 / 1676) (dia)
(ö. 1087 / 1676) Mesihlik iddia ederek en büyük mesihçilik hareketlerinden birine yol açan ve müslüman olduktan sonra dönme cemaatini kuran yahudi mistik. 16Z6'da İzmir'de büyük ihtimalle İspanyol kökenli (Sefarad) bir yahudi ailesinin oğlu olarak dünyaya geldi. Doğduğu ev halen İzmir'in eski yahudi mahallesinde bulunur. Küçük yaştan itibaren
Reklam
536 syf.
10/10 puan verdi
Sırf sonraki Türk nesli, o acıları yaşamasın diye kendini düşünmeden sadece milletini düşünen Mustafa Kemal Atatürk'ü anlatıyor manevi kızı Prof. Dr. Afet İnan. Her hatıra, Paşa'ya daha çok bağlıyor insanı. Sırf biz köle gibi yaşamayalım diye, çıktıkları bu yolda onca zorluğa rağmen seve isteye ölüme giden bir milletin kurtuluşuna değinir. Bugün yaşadığımız bütün aşklarımız, gülüşlerimiz, mutluluklarımız, tebessümlerimiz, hüzünlerimiz, nefretlerimiz, acılarımız, nefes alışımız, ilk aşk, ilk sahilde oturup ufka bakma özgürlük hissi yani bütün her şeyin Atatürk ve bu yoldaki kurtuluş mücadelesi veren bütün atalarımız sayesindedir. Atatürk'ün, en güzel yönlerinden birisi de, her düşünceyi dinlemesi, anlatma imkanı sağlaması ve ortaya en uygun fikri çıkartmasıdır. Dinledikten sonra da yanlış düşünceleri savunan kişileri, sorular ile doğruya yönlendirir ve insanları görmezden gelmeyerek doğruya ulaştırır.
Atatürk Hakkında Hatıralar ve Belgeler
Atatürk Hakkında Hatıralar ve BelgelerAfet İnan · İş Bankası Kültür Yayınları · 2011670 okunma
Bugünü Yaşama Arzusu
#Schopenhauer *Yazar #Aldığımız her nefes bizi sürekli etkisi altında olduğumuz ölüme doğru çeker... Nihal olarak zafer ölümün olacaktır, çünkü doğumla birlikte ölüm zaten bizim kaderimiz olmuştur ve avını yutmadan önce onunla yalnızca kısa bir süre için oynar. Bununla birlikte, hayatımıza olabildiğince uzun bir süre için büyük bir ilgi ve
insan, öldükten sonra bırakacağı bütün hâtıralarla, eserlerle, çocuklarla, ancak kendi memleketinde unutulmazlığın tesellisini bulabilir. Ölüme kadar gitme. Şimdi bile şu Boğaziçi’ndeki hâtıralar... Şu her birinde bizden bir parça yaşanmış evler, şu her taşı ve ağacıyla bizim olan, biz olan şehir, gök, memleket...
Değişirsin zamanla
Bazen sadece bakarsın Ve hiç bir şey olmamış gibi Dalar gidersin o anın varlığında Zaman durmaz ama bir vurgun sanki Kala kalırsın ne bir söz ne bir nefes Sadece sen ve o düşüncenin verdiği Durgunluk hissizlikmi dersin Ne dersen de ama şunu bil O artık bu hayatta yoktur Ölüme gitmiştir sessizce Ve bu haber senin Aslında ne kadar
Reklam
Ve de sen, hep ertelemişsindir... Anlar, hatıralar, arzular, istekler ordusunun binlerce, on binlerce eri savaşmakta, senden hayat hakkı istemekte, senden niçin kendilerini ölüme sürüklediğini sormakta, niçin onlarla vedalaşmanı ertelediğinin, hep yarına bıraktığının hesabını istemekte.
84 syf.
·
Puan vermedi
Şimdi kapattım kapağını kitabımın ellerim titreyerek. Burnumda acı bir yanma... Boğazım düğüm düğüm... Gözlerimden elimde olmadan usulca süzülen yaşlar... Nasıl sevmek bu böyle? Nasıl sevmek ki toprak bile giremez iki gönül arasına. Nasıl yaşar insan ölümle böyle iç içe? Ah hatıralar... Ne değerliler geride kalan için. "Tuhaf bir adam oldum Kendimle konuşuyorum evin içinde Biraz da şu koltuğa oturayım, diyorum Perdeleri ne kadar zamanda yıkardın, diyorum Bir gün olsun açık bırakmıyorum yatağımızı El ayak değmeyen yerler nasıl tozlanır böyle Merak etme, mutfağı tertemiz ettim Terlikler senin istediğin gibi duruyor Çamaşır ipini silmeden asmıyorum çamaşırı Bir kahve yapayım diyorum İki fincan koyuyorum, süt hazırlıyorum sana Sessizlikten mi nedir Bütün bunları yüksek sesle söylüyorum İnsan başka nasıl katlanır ölüme, bilmiyorum " S.59 Kendime kızdım neden keşfedemedim bu satırları daha önce diye. Neden bu kadar geç kaldım diye üzüldüm. Okumadan geçilmemesi gereken bir eser. Ölümü, ayrılığı, yalnızlığı, aşkı anlatan okunası bir kitap. "Yastığını koklaya koklaya öğrendim İnsan bir kere ölmüyormuş meğer... " S.69
Yaşıyoruz Sessizce
Yaşıyoruz SessizceŞükrü Erbaş · Kırmızı Kedi Yayınevi · 201613bin okunma
142 öğeden 101 ile 110 arasındakiler gösteriliyor.