Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Sırtında sara dehşeti, dudaklarında ölümün artakalan tadı, sefaletin ve yoklukların kırbacıyla ortaya çıkmıştır o son, o en büyük romanları.
Sayfa 115 - is bankasi kultur yayinlariKitabı okudu
"Emip soğuran yeni köklerle evimizin dışındaki zifiri karanlıkta ve yabancı bir dünyada nasıl kök saldığımı, burada sımsıkı tutulup alıkonulduğumu çaresizlik içinde hissediyordum. İlk kez tadıyordum ölümü ve ölümün tadı acıydı, çünkü doğmaktı ölüm, korkunç yenilikler karşısında duyulan dehşet ve ürküntüydü."
Reklam
“Hastalığım, beni ölüm gerçeği ile yüz yüze getirdi. Bir süre, beni genç yaşımda öldürecek bir hastalığım olduğuna inandım. Ölümün sizi tehdit etmesi gibi bir durum büyük bir lütuf: Hiç durmaksızın yazdım durdum, çünkü yazmam gerekenleri bitiremeden öleceğimi sanıyordum. Felaketle sonlandığında o eser daha büyük olmaz mı? Ölümün ağzındaki tadı bana hem bir yön çizdi hem de cesaret verdi. En önemlisi bana kendim olma cesaretini verdi. Ben bir profesor muyum? Filolog muyum? Filozof muyum? Kimin umrunda?”
Sayfa 140Kitabı okudu
Gel, yılların anıları saçlarıma dolmadan, Ne ölümün ne ömrün bir tadı kalmadı inan
Yüzün ülkenin kaos ortamını taşıyor. Siyah-beyaz bir hayatın ardında, günlerin görünmeyen yüzüne dönük hüznün. O buruk tadı anımsatan dizelerin, solgun bir güneşin batışını çağrıştıran sözcüklerin. Pencerende ölümün dolaştığı bir sokak. Sloganlarıyla arkadaşların, yaralı geçmişin.
Kar bir başka hissettirir insana kendini. Geçmiş de oradadır, gelecek de... Hayatın tadı kadar ölümün soğuk nefesi vardır bu beyazlığın içinde. isterseniz baktıkça hayatın mayhoş tadını bulursunuz, isterseniz yalnızlığı ve çaresizliği görürsünüz. Çocukken başkaydı gördüklerim, şimdi bambaşka. Tıpkı bu kar taneleri gibi odamın duvarlarında da her çeşit duygunun izi dolaşıyor.
Reklam
Ağzında kan tadı varsa, Bakışlarında sadece ölümün parıltısı vardır! #Börü2
Bilmelisin ki ölümün de bir tadı var artık bir uçurum düşün sevgilim; uçuk çıkmış dudağının kıyısında.
Bir adam , Afrika'da yürürken arkasından bir aslanın koştuğunu görür. Hızla kaçarken tam önünde bir kuyu görür ve hızla kuyuya iner. İpe sarılıp kuyuya inerken.. Alt tarafta büyük bir yılan görür. Yılan hızla buna doğru yükselirken .. Ne yapacağım der. Üstte aslan altta yılan. O sırada iki tane fare biri beyaz diğeri siyah ipi kemirmeye başlar. Her yerden başı belada iken bir anda bir yüzünde ıslak bir şey hisseder. Bir arı bir damla bal yüzüne bırakır ve balın tadı damağında iken....UYANIR. OH BE RÜYA İMİŞ .. der. Bir seyyide anlatır. Rüyamın yorumu ne diye? Anlamadın mı der gülerek? Peşinden koşan aslan ölüm meleğidir. İçinde yılan bulunan kuyu senin mezarındır. Sarıldığın ip senin hayatındır. Beyaz ve siyah fare gece ile gündüzdür ömrünü kemirirler. Peki ya o bal nedir dersen ? Dünyanın geçici lezzetidir, Ölümün arkasında bir hesap olduğunu sana unutturur...
1.000 öğeden 891 ile 900 arasındakiler gösteriliyor.