Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Önsöz
Hanımefendi kardeşim! Kandırmaya çalışıyorlar seni. Aldatmaya, tarih sahnesinde bir 'obje' olarak yer almaya davet ediyorlar. Özgürlük yalanlarıyla çekmeye çalşıyorlar seni olmaman gereken yerlere. Varlık amacını ıskalamanı; cemiyete sultan olmak yerine, kapitalizme köle olmanı istiyorlar senden. Sana İslâm'ın değer vermediği
Mobbing Bank Kitabıma da önsöz yazan değerli öğretmenim yazmış
"Oysa biz kendimizi feda etmeyi ZENGİNLİK bilirdik; Bizi feda edip kendileri zenginleşenleri gördükçe vazgeçtik!" Mustafa Bay, Aksini iddia edecek biri çıkıncaya kadar "laf benimdir..." Bakarsın hiç bir şey kalmasa da bu söz kalır geride, miras yerine!
Reklam
Kapı
Buralarda neredeydiniz sorusuna dışarıda sokakta çarşıda yerine kapıdayım derler. Ben bu cevabı çok düşündüm.Soruya cevap neden kapi ile başlar ki çünkü evin en uzak kısmıdır kapı.
Önsöz yerine Niyet
Sözünü ettiğim Tanpınar derslerinin birinde Beş Şehir'i okuyan bir öğrencim bana aynen şöyle demişti: "Ne kadar da muhafazakar bir adam bu hocam.Sürekli Süleymaniye'den, Mimar Sinan'dan, Dede Efendi'den, Itri'den söz ediyor." İşte, tam o anda kafamda bir Şimşek çakmıştı. "İşte." dedim kendi kendime bizi Tanpınar okumaya tenezzül ettirmeyen, tenezzül etsek bile onu anlamamıza engel olan tam da bu.Biz hep Tanpınar'ın neden söz ettiğine odaklandık ama sözünü ettiği şeye hangi tavırla yaklaştığını hep göz ardı ettik.
Sayfa 12
Önsöz yerine Niyet kelimesi kullanılmış.
Nedense son yıllarda Fransızların dünya literatürüne armağan ettikleri "problematize" etmek ifadesini ben "dert edinmek" diye çevirir oldum, tesadüf olduğunu sanmıyorum. Bir konu üzerinde yoğunlaşmak bir şekilde onunla kişisel de olabilecek bir ilişki kurmayı da içeriyor.Dert edinmeden bu yoğunlaşma pek sahici olamıyor. Başka bir çalışmamda bunu "ontolojikleştirme" diye adlandırmıştım.Bence dert edilmede onun akrabası.
Sayfa 11
Önsöz Yerine
Okuyacağınız satırlarla, tarihe küçücük de olsa bir not düşebilmek ve belki de isimlerini hiçbir yerde göremeyeceğiniz ve duyamayacağınız insanlarımızın yaşanmışlıkları ile gönül tellerinize hafifçe de olsa dokunabilmek, bazen hafif bir tebessüm, bazen de içten bir gözyaşıyla sizleri de o anılara ortak edebilmek amacıyla en anlatılabilir olanlarını sizlerle paylaşmak istedim.
Sayfa 7 - Apra YayıncılıkKitabı okuyor
Reklam
Önsöz
İlk hikâye ve romanlarından başlayarak iki birbirine bağlı temayı işledi. Gerçek nedir ve gerçek insanı oluşturan nedir? Philip K. Dick, gerçeğin insandan insana değişeceğini, bu yüzden de tek bir gerçek yerine pek çok gerçeğin olduğunu söyler. ‘Gerçek nedir?’ sorusunu sormasının nedeni de insanların yaşamları boyunca sözde gerçekler bombardımanına tutulmalarıdır.
Bir savaş veriyorum, herkesin verdiği gibi... Acı, nefret, keder ve yalnızlıkla beraber; ruhumu hapsedecek gerçek mutluluğu arıyorum. Bu yolda düsturu olmaksızın yürümüyorum elbet; haşin, mert ve aheste adımlarla!.. İlerlerken kara kargalar dürtüyor beni, ansızın bir hareketle. İrkilerek bakıyorum suratlarına, ‘’bak burada yaşanmışlıklar’’
Okurlarım: “Nelerden söz ediyorsunuz siz?” diye şaşkınca soracaklar, biliyorum. “Önsöz yazmaya çalışıyordum, zira önsözsüz olmaz ki!” “O halde kendi eğiliminizi, kendi görüşlerinizi açıklayın: Nasıl bir kişi olduğunuzu ve ‘Yazarın Günlüğü’ demeye nasıl cüret ettiğinizi?” Ama bu çok güçtür, önsöz yazma yeteneğimin olmadığını biliyorum. Önsöz yazmak belki de mektup yazmak kadar zordur. Liberalizme gelince (“eğilim” sözcüğü yerine ben “liberalizm”i kullanacağım), evet, liberalizme gelince, herkesin tanıdığı, ama her ne hikmetse gizlenmeyi yeğleyen o Meçhul yazar, son yazdığı fıkralarından birinde, bizim yayın kurulunun 1876 yılını nasıl karşıladığından söz ederken -bu arada iğnelemeyi eksik etmeden- her şeyin hayli liberal olduğunu belirtiyor. Beğendim bu dokundurmasını. Gerçekten de bizde liberalizm son zamanlarda her yerde ya zanaata, ya da kötü bir alışkanlığa dönüştü. Aslında kendi başına pek de kötü alışkanlık değil, ama bizler neden olduk buna.
Sayfa 1220Kitabı okudu
90 syf.
·
Puan vermedi
·
32 saatte okudu
Bu cellatlar çok iyi yürekli insanlar!
Dikkat spoiler içerir!
Victor Hugo
Victor Hugo
tarafından yazılan
Bir İdam Mahkûmunun Son Günü
Bir İdam Mahkûmunun Son Günü
kitabı, adındanda anlaşılacağı üzere bir mahkumun giyotinle (çok lüks bir idam aracı!) idamından önce, son zamanlarındaki iç dünyasına götüren bir kitap. Kitap, idam cezalarının kaldırılmasına yönelik kısa bir tarihçe içeren önsöz ile başlıyor, daha sonra mini bir tiyatro (trajedi hakkında
Bir İdam Mahkûmunun Son Günü
Bir İdam Mahkûmunun Son GünüVictor Hugo · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2023120,7bin okunma
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.