Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
‘’Benim boynum hep böyle bükülü mü ka- lacak / Her hasretin içinde kavgası mı olacak / Bak halime arkadaş yaşarken ölmüşüm ben / Belki çare var ama beni nerden bulacak / Gayemiz yaşamaksa acı çekmek mi lazım / Çaresizlik peşinde hep adım adım / Bazen isyan ettiysem hakkım değil mi / Bu dünyada gülmek için ölmek mi lazım / Ben yanılmam arkadaş sen de bizdensin / Bizim gibi meçhule gidenlerdensin / Bu dertler böyle bitmez düşünme derin derin / Hayat böyle arkadaş beteri var beteri / Her darbede öldü- ren aşkın kurbanıyız biz / Türlü dertler içinde büküldü hep belimiz’’
Sayfa 58 - İzdiham Yayınları
Reklam
Ben yokluğu yalnız bende sanırdım, Meğerse ne yokluk çekenler varmış. Derdimi herkesten fazla sanırdım, Dert ile yaşarken ölenler varmış. Ey gönlüm sen benden neler istiyorsun? Mutluluk yetinmektir bunu bilmiyorsun
"Şu bir gerçek, 70'li yıllar çok kötü yıllardı. Günde yüz- yüz elli kişi öldürülüyordu. 1975'te böyle bir Türkiye'de yaptım Batsın Bu Dünya'yı. O, Türkiye'nin ağıtıdır, ağlanacak parçasıdır." (Orhan Gencebay)
Sayfa 305 - Kronik YayınlarıKitabı okudu
Gencebay "Batsın bu dünya!" diyerek, onu bütün Türkiye'de meşhur eden şarkıyı acı ve öfkeyle bir kere daha söylüyordu.
‘’…Sen bizi evde bekliyorsun diye işimizde gevşeklik gös- teririz. Belki canımız evden çıkmak istemez bile. Çekilmez bir tatlılık duygusu içimizi sarar. Eski öfkelerin acısını unuturuz. Sen de bu oyundan, günün birin de bıkarsın. Çünkü kadınlar, uzun süre oyunlarla oyalanamazlar, çünkü gerçekçidirler. Bir gün bizi eski horgörülmelerimizle, aşağılanmalarımızla, hiçe sayılmalarımızla, adamdan sayılmamalarımızla, haklı ya da haksız küçük görülmelerimizle ve daha kötüsü bütün bunla- rın intikamını alamamış olmalarımızla baş başa bırakıp gi- dersin.’’
Sayfa 50 - İzdiham Yayınları
Reklam
_Orhan Gencebay_
70'li yıllar çok kötü yıllardı.Günde yüz_yüz elli kişi öldürülüyordu.1975'te böyle bir Türkiye'de yaptım Batsın Bu Dünya'yı.O,Türkiye'nin ağıtıdır,ağlanacak parçasıdır,"dediğini okumuştum.
Sayfa 305 - Kronik
Sanki Orhan Gencebay bana destek veriyordu radyodan. "Batsın bu dünya"
Sayfa 74 - Yediveren Yayınları, 88.Basım, NE MUTLU TÜRK ÜM DİYENE!Kitabı okudu
Gencebay’ın ilk çalışmalarından bambaşka bir yerde konumlanan Bir Teselli Ver şarkısının hikayesini ise kendi şöyle anlatıyor; ‘’...Sonunda geldik Bir Teselli Ver’e. O benim beşinci 45’liğimdi. Dedim ki ‘yahu ben nasıl adamım’, Rabbim bize bir nimet veriyor, bunlar birer nimettir, bunlar güzel şeylerdir, ben bunlara gereken saygıyı göstermiyorum; yapmam, etmem diyorum dedim; ben ayıp ediyorum, bu bir saygısızlıktır dedim, bundan sonra ciddi olayım madem, böyle bir nimet, değerlendirme var, böyle bir ilgi var; Bir Teselli Ver’i bu duyguyla yaptım. İlk defa en ciddi olduğum çalışmayı bu şekilde yaptım ve Ortadoğu, Kafkaslar, Balkanlar, Orta Asya, Dünya’nın birçok yerinde ilgi gördü ve onunla ünlendik açıkçası.’’
Sayfa 39
Reklam
52. Hayat ve Acılar Hakkında Bir Film Samimi Olmalı
Filmde Orhan Gencebay, Orhan adlı fakir bir genç balıkçıyı canlandırıyordu. Ona hamilik eden ve vefa duygusuyla bağlı olduğu zengin bir kötü adam vardı. Onun daha da rezil ve şımarık oğlu ve arkadaşları, daha ilk filmini çeviren Müjde Ar'a, biz de iyice görelim diye üstünü başını açarak, acımasızca ve uzun uzun tecavüz ederlerken, sinema sessizleşti. Hamisi bunu emrettiği ve o da vefalı olduğu için, Orhan olayı örtbas etmek zorunda kalıyor ve Müjde'yle evleniyordu. Bu sırada Gencebay "Batsın bu dünya!" diyerek, onu bütün Türkiye'de meşhur eden şarkıyı acı ve öfkeyle bir kere daha söylüyordu.
Sayfa 245
Orhan Gencebay’ın 1971 yılında (53) İstanbul Plak al- tında, 9175 katalog numarasıyla yayınlanan 45’lik; Bir Te- selli Ver / Yorgun Gözler adını taşır. Bugün arabesk denil- diğinde akla gelen ilk düşüncelerin hiçbir şekilde kendine yer bulmadığı bir şarkıdır; Bir Teselli Ver. Şarkının etkisi; hem Gencebay’a şöhret kapılarını sonuna kadar açmış, hem de bambaşka bir müziğin ilk büyük hiti olarak halen daha çokça sevilmektedir. Gencebay’ın ilk çalışmalarından bambaşka bir yerde konumlanan Bir Teselli Ver şarkısının hikayesini ise kendi şöyle anlatıyor; ‘’…Sonunda geldik Bir Teselli Ver’e. O benim beşinci 45’liğimdi. Dedim ki ‘yahu ben nasıl adamım’, Rabbim bize bir nimet veriyor, bunlar birer nimettir, bunlar güzel şeylerdir, ben bunlara gereken saygıyı göstermiyorum; yapmam, etmem diyorum dedim; ben ayıp ediyorum, bu bir saygısızlıktır dedim, bundan sonra ciddi olayım madem, böyle bir nimet, değerlendirme var, böyle bir ilgi var; Bir Teselli Ver’i bu duyguyla yaptım. İlk defa en ciddi olduğum çalışmayı bu şekilde yaptım ve Ortadoğu, Kafkaslar, Balkanlar, Orta Asya, Dünya’nın birçok yerinde ilgi gördü ve onunla ünlendik açıkçası.’’
Sayfa 39 - izdiham yayınları
41 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.