Zaman ve para israfı...
Hayatımda ilk defa bir kitabı okumadan bırakmak istedim.
Bu kitap için daha fazlasını yazmak büyük lütuf olur ama sırf kötüleyip bırakmamak adına bir kaç şey yaziyim ki ne okuyacağınızı bilin;
1- Ne Osmanlı teması var ne de dolu dolu bir Punk teması... İngilizceden bozma Osmanlıca gibi gösterilen bölüm başlıkları
Rical-i ğaybden olan Nabi hazretlerinin hayat hikayesine ve divanına yarı yarıya pay ayrılmış kitapta. İlk bölümde Nabi hazretlerinin Urfadaki çocukluğu, yirmili yaşlarda İstanbul'a gidişi, orada yeteneğiyle dikkatleri üzerine çekişi, devlet ricali ile yakınlığı, yaptığı işler , hac ziyareti, Halep'e yerleşmesi ve ömrünün son iki yılında tekrar İstanbul'a gelmesi yazılmış. İkinci bölümde ise sol sayfa eski Türkçe sağ sayfa da günümüz Türkçesi açıklamasıyla hazretin divanini içeriyor.
Kitabı okuyunca hazretin de vurguladığı gibi Osmanlı'nın 17.yy döneminde hemen her sahada yozlaşmışligina şahit oluyorsunuz. Zaten manevi tokat da bu yüzden gelmiş ki imparatorluk yıkılmaya yüz tutmuş...
KONUŞMALAR – I
Bütün dünya ile birlikte Türkiye de büyük ve düşündürücü bir değişiklik içindedir. Çünkü bu değişiklik daha çok olumsuz yönlere doğrudur.
Türkiye, çağdaş devlet olmaktan çıkmıştır.
Devlet tarifi nedir? Bir vatandaş teşkilatlanmış bağımsız bir millet, değil mi? Türkiye bu tarife uymuyor.
Bir kere bu vatandaki millet
KÜLTÜR BAKANI’NIN RESMİ YAZISINA AÇIK CEVAP
20 Eylül 1971 tarihiyle Kültür Bakanı Talât S. Halman’dan resmî bir yazı aldım. Basılı olan ve başkalarına da gönderilmiş bulunan yazı aynen şöyledir:
Sayın Nihâl Atsız;
Kültür Bakanlığının yayın programından ilki, kültür eserleri konusunda üç yeni diziyle başlatılacak, bu dizileri, çeşitli kültür ve
Edebî Dil
Medeni milletlerin dilleriyle iptidaî toplulukların dillerini birbirinden ayırt eden en büyük fark medenî dillerin çok geç ve güç değişmesine karşılık ötekilerin kısa zamanda tanınmaz hale gelmesidir. Bunun sebebi birincilerde yazının ve ortaklaşa bir edebî dilin var oluşudur. Ortaklaşa edebî dil, söyleyişin değişmemesini sağlayan bir
Tesadüf eseri görüp neymiş bir bakayım diyerek başladığım kat kat hayran olduğum bir kitap bu. Mimar Sinan’ın kendi dilinden hayatını anlattığı eseri şiire döken Sâî Mustafa Çelebi ve Kerküklü mimarımız Suphi Saatçi’nin emekleriyle ince ince işlenmiş harika bir eser. Günümüz Türkçesiyle yazılmış bir metin, ardından Latin harfleriyle yazılmış eserin kendisi son olarak Osmanlı Türkçesi. Her sayfada eserler, minyatürler. El emeği göz nuru dedikleri böyle bir şey sanıyorum ki. Tezkiretü’l Bünyan’ı bize kazandırdıkları için ne kadar teşekkür etsek az.
Dipnot: Gençlik ve Spor Bakanlığı tarafından kütüphanelere hediye edilmiş bu kitap.
Orhan Veli Kanık,üslubu itibariyle farklı bir tarzın öncülerindendir... Hayattayken bir çok eserin, gazete ve mecmualara Osmanlı türkçesi ile ulaştığı, aynı zamanda latin harfleri ile de not tutarak aynı gazete ve mecmualara ilettiği bilinmektedir... Günümüzde serbest ya da özgün şiir diye tanımlanan üsluptaki bir çok şairin, öncüsü veya ilhamı da diyebiliriz... Okunmasını öneririm nacizane...
Bütün ŞiirleriOrhan Veli Kanık · Yapı Kredi Yayınları · 202424,2bin okunma
YAZMANIN METAFİZİK BOYUTU: “NUN MASALLARI”
M.NİHAT MALKOÇ
‘Nun’ bir harf olmaktan öte bir metafor… “Nun. Kaleme ve satır satır yazdıklarına andolsun” diye başlar Kalem Suresi… ‘Nun’ olan yerde kalem ve hokka esas duruşta bekler… Kalem insanla, “nun” hokkayla eş sayılmıştır hep… ‘Nun’ çok kere hilali ve hilal kaşı çağrıştırmıştır. “Zü’n-Nûn”
Milli kültürü zenginleştirecek eserleri okumak hatta mümkünse eski harfleri öğrenmek faydalıdır.Eski harflerle yazılmış eserler hâlâ büyük bir hazine halinde kapalı olarak durmaktadır.
Selçukilerden Nurettin İslamlığı kurtarmak için Haçlılarla dövüşürken,
Fatımi halifeler Türklere karşı Hıristiyanlarla birleşiyorlardı; onların himayesine giriyorlardı. (1) Osmanlı halifelerini Fas gibi Sünni memleketlerle beraber Şii de tanımadı.
Mahmut Esat
(1) Joseph de Guignes, Histoire generale des Huns, des Turcs, des Mogols, et des autres Tartares occidentaux, &c ... , Paris, 1757. Türkçesi: Joseph de Guignes, Hunların, Türklerin, Moğolların ve
Daha Sair Tatarların Tarih-i Umumisi, 8 cilt, çev. Hüseyin Cahit, Tanin Matbaası, İstanbul, 1923-
1925. (Y.N.)