"Kitap okuyorum kibri" diye bir şey var, biliyor musunuz? Sizi bilmem ama bana ara ara gelip gidiyor. Kendimi, okuduğum için "Allah'ın özel kulu" gibi hissediyorum. Peki hakikat, bu mu? Elbette hayır. Hakikat; Allah için ihlaslı yapılan her iştir. Ve buna da her şey dahildir. Biz ki Allah rızası için kitap okuyorsak şayet, başkalarını okumuyor diye hoş görmemek yada kendimizi okuyoruz diye özel hissetmek gibi bir lüksümüz olmamalı. Biz sürekli "okuyorum ama neden?" gibisinden kendimizi bir da bir daha muhasebe etmeliyiz. En azından okumanın hakkı kendini sürekli bir otokontrol yani muhasebe altında tutmakta gizli diye düşünüyorum.
Okumak, hayatı okumak... Lakin hayat okumakla kaim bir şey değil...
Öfkeliyse Konuş...
İnsan ancak şu üç durumda dürüst olabilir; çocuksa, deliyse bir de öfkeliyse. Bunlar dışında otokontrol denen yontulmuş mekanızma insanın fikir dili ve vücut dilini boyunduruğu altına alır ve hiçbir şekilde gerçek düşüncelerin olduğu gibi sunulmasına müsade etmez. Bu sebeple güvenmediğiniz cümleler listenizin başına "Öfkeliyken söyledim" safsatasını da koyabilirsiniz...
1000 Kitap'ta "günlük siyaset" yasağı
1000Kitap üzerinden daha önce defalarca bildiri paylaştım. Son bildirilerim, sanırım birilerine dokunduğu için sürekli olarak şikayet edildi. Sonrasında bir bildiri, 1000Kitap tarafından silindi.
1000Kitap tarafından ulaştırılan cevabı paylaşıyorum:
"1000Kitap üzerinden doğrudan siyasi paylaşım yapmak topluluk kurallarına aykırıdır.
İnsan çevresini dini hayatını otokontrol altına alacak şekilde oluşturmalıdır.
Etrafında maneviyatı yüksek insanların çokluğu ona kuvve-i maneviyye olacaktır.
Maneviyattan uzak insanların çokluğu ise onu zamanla ibadetlerden soğutacaktır. Bu konu çok önemlidir. Takva sahibi insanlar insanın imanına kuvvet verirken, günahkar insanlar da insanın imanını zayıflaştırır. Bu gizli bir telkin gibidir.
|alıntı|
Otokontrol
"O kadar kırılmış, o kadar sinirlenmişsin ki, pek çok şeyi olduğundan farklı görüyorsun." (Sayfa 88)
Anna Karenina 
Lev Tolstoy
~KENDİMCE~
İnsanın ruh hâli olayları, durumları anlama, kavrama konusunda etkilidir. Sinirliyken sağlıklı düşünemeyiz, heyecanlıyken mantıklı hareket edemeyiz. Olaylar da bize farklı görünebilir. Çünkü aklımız, o an normalden farklı çalışır.
Konuşmalardan, davranışlardan farklı anlamlar çıkarabiliriz. Örneğin; çok öfkeli bir kişinin yanındaki başka birinin aklına gelen ya da duyduğu bir şeye gülmesi, öfkeli olan kişinin kendisine gülündüğünü düşünebilir.
Böyle duygu durumlarında iradenin güçlü olması otokontrol için çok önemlidir. Çünkü kötü olaylar gerçekleşebilir. Bu olmasa bile kişi daha çok üzülüp, daha çok sinirlenerek psikolojik sıkıntılar çekebilir.
「 Serhat Şahiner 」
@SerhatSahiner
·02 Mart 2022 11:42
"O kadar kırılmış, o kadar sinirlenmişsin ki, pek çok şeyi olduğundan farklı görüyorsun."
Sayfa 88 - T.İ.B. Kültür Yayınları E-KitapKitabı okudu
önce nefsime...
O'nu yanımızda farzetsek, neleri yapmaktan vazgeçeriz kim bilir, ya da neleri değiştiririz hayatımızda?
O yanımızda olsa her zaman konuştuğumuz rahatlıkta bu kadar çok gevezelik yapar, argolarla küfürlerle hakaretlerle konuşur muyduk?
O yanımızda olsa, gittiğimiz her mekana; sinemaya, kafeye, restorana, alışverişe, komşuya O'nu da davet edebilir miydik?
O yanımızda olsa, insan ilişkilerimiz nasıl olurdu, trafikte nasıl olurduk, iş yerinde nasıl, evde nasıl olurduk acaba? Nasıl uyur, nasıl uyanırdık?
O yanımızda olsa sosyal medya paylaşımlarımızı gösterebilir miydik, aynı şeyleri paylaşmaya devam edebilir miydik sizce? Akış videolarına aynı rahatlıkla bakmaya devam eder miydik? Aynı videolarımızı, aynı resimlerimizi, aynı hikayelerimizi paylaşır, aynı kişileri takip etmeye devam eder miydik?
Aynı şarkıları dinlemeye, aynı klipleri izlemeye devam eder miydik ya da?
O yanımızdayken hangi şeyi yapmak bize yakışır, hangi şey bize yakışmazdı?..
Yapıp ettiklerim için kendime mihenk olmuş bir tefekkürü, bir otokontrol yöntemini ifade etmeye gayret ettim sadece.
Sâhiden, O'nu yanımızda farzetsek neler değişir hayatımızda?
Sonsuz salât, sonsuz selam O'nun ve ailesinin üzerine olsun!
Halil İbrahim Sert
Pozitif Kavram ve İfadeler Bahçesi (2020)
🇹🇷 🇹🇷 🇹🇷 🇹🇷 🇹🇷 🇹🇷 🇹🇷 🇹🇷 🇹🇷 🇹🇷 🇹🇷 🇹🇷 🇹🇷
Adet: 075
🇹🇷 🇹🇷 🇹🇷 🇹🇷 🇹🇷 🇹🇷 🇹🇷 🇹🇷 🇹🇷 🇹🇷 🇹🇷 🇹🇷 🇹🇷
~AĞUSTOS 2020~
☘️ cesaret ☘️,,,,..,,,,,,....,,,,♻️geri dönüşüm♻️
,,,,,,,,.....🌎 Kendinden hareket etmek 🇹🇷,,,,,,....
🦅 özgürlük 🦅 ,,,,,...........,,,,,,,✅ Sabr-I Cemil✅
🌺 selamet
_Fizyonomi: Yüz Okuma Sanatı
_Schopenhauer: Fizyonomi bilimi, yüzden kişiliği okuma sanatıdır. Bir insanın çehresinin şekli şemali, ikiyüzlülüğün hakim olamadığı yegâne sahadır. Her insanının çehresi bir haritadır. Bir insanın çehresi, dilinden daha ilginç şeyler ele verir çünkü onun yüzü, söyleyip söyleyebileceği her şeyin özetidir. Dil bir insanın sadece düşüncelerini ele
Birini sevdiğinizde otokontrol mekanizmanız devre dışı kalır, çünkü aşk budur. Güçsüz olmak.
Ahlak mı, Etik mi?
Ne fark eder, aynı şey değil mi?
Hayır, değil.
Anlam ve kapsam olarak birbirine çok yakın olmakla beraber aynı manada kullanılamayacak kadar da fark var bu iki terim arasında.
Bu alanda kalem oynatan, fikir yürüten insanların birçoğu etikle ahlakı aynı manada kullanmaktadır maalesef.
Hatta çoğunluk etik kavramını ahlaka tercih etmektedir. Oysa
Başarılı İnsanların Ortak Alışkanlıkları:
Hayatlarındaki başarısızlık dahil bütün sorumluluğu üstlenmek
Okumak ve sürekli öğrenme içgüdüsü
Disiplin ve otokontrol
Açık ifadelerle iletişim kurmak
Zamanın kıymetini bilmek
Başarısız olmaktan korkmamak
Planlı olmak