Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Belki de insanın kendi yüzünü anlaması imkansızdır. Belki de bunun nedeni yalnız yaşamamdır. Topluluk içinde yaşayanlar kendilerini aynalarda, arkadaşlarına nasıl görünüyorlarsa öyle görmeyi öğrenmişlerdir. Benim arkadaşım yok. Tenimin böyle çıplak olması acaba bu yüzden mi? Buna insansız… evet insansız doğa denebilir.
Kierkegaard bunu «İbrahim’in bunaltısı»diye adlandırıyor. Hikâyeyi bilirsiniz; Bir melek Hazreti İbrahim’e oğlu İshak’ı kurban etmesini buyurur. Hani, gelip de «Sen İbrahim’sin, oğlunu Tanrı’ya ada­yacaksın!» diyen varlığın gerçekten bir melek olduğu bilinse, işler yolunda gidecek, sorulacak bir şey 'kal­mayacak. Öyle olmadığı için, insanoğlu sorar: «Bu sa­hici bir melek mi acaba? Ben sahiden İbrahim miyim?»
Reklam
Bir şeyin gerçekte öyle mi olduğu yoksa bana mı öyle geldiği konusu her zaman kafamı karıştırırdı. Gerçi sezilerim, bir süre sonra hayat tarafından doğrulanırdı. Ama her defasında ben, aradan geçen süre boyunca, "Doktor, acaba paranoyak mıyım?" başlıklı metinleri yazıp yazıp bozuyordum.
402 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Kitap durum anlatımlarıyla, psikolojik betimlemeleriyle "ben ne okuyorum yaa" dedirtecek bir kitap. Öyle ki ben kitabı okuduktan sonra, hatta ceseti gördükten sonraki psikolojik analizinden sonra direkt girip yazar hakkında araştırma yaptım acaba böyle bir durum yaşamış mi diye çünkü insan nasıl böyle etkileyici bir olayı etkileyici şekilde doğru analiz yaparak anlatabilir diye . Eminim siz de okurken fark edeceksiniz demek istedigimi. Gelelim kitabın konusuna.. Hasan kendi kurduğu muhasebe şirketinde hayatına olabildiğince rutin bir şekilde devam eder öyle ki rutinin  dışında geç kaldığı bir dakika bile onu gerer ve olumsuz şeyler olacağına düşünmeye sevk eder. Yine birgün , her günün aynısı olan iş çıkışında apartman merdivenlerindeki tozların sesini dinleyerek çıkan Hasan, komşusunun açık kapısını görür ve kendine engel olamaz içeriye girer. Odanin ortasında asılı bir ceset görür işte her şey bundan sonra başlar. olay yerinde bulduğu fotoğraf ve yazıları kendine klavuz edinerek bir yolculuğa çıkar. Bu yolculuk fiziki bir yolculuğun yanı sıra ruhsal bir yolculuktur da. Yolda olmak Hasan'a iyi gelecek mi? Bulduğu resimlerin anlamları ne? Hayatı nasıl değişecek? Gibi soruların cevabını bulacağınız harika dönüşüm hikayesi diyebiliriz. Okuyan herkesin seveceğini düşündüğüm bu kitabı -kitapsever- herkese tavsiye ederim.
Bir Kalan Olmalı
Bir Kalan OlmalıDersim Özel · Kitapyurdu Doğrudan Yayıncılık · 2023127 okunma
Allah kabul etsin
Su orucuna başladım an itibariyle. gerçi benimki tam olarak su değil de sıvı orucu olacak gibi. Çay, kahve, maden suyu, süt vs. 3 gün yapabilirsem ne ala. 24.01.2022 00.16 Kendimi biraz da olsa tanıdığım için 24 saati geçmez diye düşünüyorum ama bakacazz Diyete bira mı eklesem acaba? 19:37 An itibariyle 24 saati devirmiş oldum. Aslında dün akşam yemeği 8de yediğimi sayarsak 32-33 saat olmuş oldu. Genel bir açlık hissi var ama öyle ölüp bitmiyorum. Halsizlik, baş ağrısı, eklem ağrısı vs bir durum yok. Yarını da çıkartır mıyım bilmiyorum ama ekstrem bir durum olmadıkça gittiği yere kadar gitsin istiyorum. Bir de yarın akşam tartıya çıkana kadar durmak istiyorum bir yandan çünkü merak ediyorum iki gün yemek yemeyince nasıl bir kilo kaybı oluyor, görmek istiyorum. 25.01.24 00:45 Sabah sigara içtikten sonra başım döner gibi oldu ama iyiyim onun dışında. Ancak çok fazla hareket etmek isteğim kalmadı. Süre uzadıkça koala gibi takılmaya başladım. 25.01.24 10:56 Sanırım benden bu kadar. Ufaktan belirtilerini hissetmeye başladım bu uzun süreli açlığın. Gözler hafif hafif kararıyor, açlıktan düşüp bayılsam cimrilikten yemedi derler :D Tatlı canımı daha fazla yormak istemiyorum. 40 saat bence kâfi hatta gayet iyi çünkü bu kadar dayanacagimi bile düşünmüyordum :D 25.01.2024 12:00
Her ima acaba önceden mi tasarlanmıştı, bilmiyorum ve belki de hiçbir ima içermeyen şeyleri ben öyle yorumladım.
Sayfa 124 - Yapı Kredi YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Bazen bana öyle geliyor ki kent de bizim gibi karanlığa gömülmüş, yüksek duvarların arasına sıkışmıştır, caddeler kışın kiri ne batmıştır. Siz de aynı şeyi hissettiniz mi bilmem: ben her kış sonu, acaba sokağın kiri çamuru yine temizlenmez mi diye düşünerek üzülürdüm. Kahrolası bir açlık duygusuna kapılıyorum kentten söz açınca, Kaliforniya elmalarını şehvetle özlüyorum..." Birinci ses: Hemen hemen portakal tadındadır onlar. Ben bir bardak sıcak çaya razıyım." Ikinci ses: "Bu arada, bizi sanki buraya hiç kapatmamışlar gibi kentte her şey eski havasındadır. Tramvay bile işliyordur. Saat kaç acaba?" Birinci ses: "Aşağı yukarı..." Ikinci ses: "Benim haberim yok." Birinci ses: "Aşağı yukarı şey olmalı..." Üçüncü ses: "Konuşun, konuşun hep... Susmayın, hiç susmayın... Sessizlik korku veriyor bana, korkuyorum; karanlıktan çıkan bir el beni boğmak için boynuma sarılıyor sanki".
Sayfa 224Kitabı okudu
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.