Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
416 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
7 günde okudu
Daha erken bitebilirdi sanırım ama biraz savsakladım.. gerilim ve psikolojik korku pek tarzım degil açıkcası ama kitap şahane kurgulanmış.. sonlarına doğru doğaüstü güçlere bağlanacak diye endişelenmedim degil çünkü hiç haz etmediğim bir ikinci tarz da bu oluyor genelde.. sayfa çokluğuna rağmen kolayca okunabilen tutarlı ve sürükleyici bir romandı.. tavsiye ederim
Psikiyatrist
PsikiyatristWulf Dorn · Pegasus Yayınları · 20169bin okunma
Toplumun temposuna ayak uyduramamak, onun akışını ve sürekli değişen standartlarını yakalayamamak, psikiyatrist için de bizim icin de psikolojik sorunların belirtisi sayılır. Bu baglamda, psikiyatriste giden kişi, yeniden yarış pistine çıkmadan önce yağlama servisinde teknik bakım gören bir yarış arabasına benzer. Yarışın kendisi asla sorgulanmaz. Tersine, yarışı sorgulayanlar psikiyatrist tarafından sorgulanırlar.
Reklam
352 syf.
7/10 puan verdi
·
7 günde okudu
Daha önce Hayata Dön kitabıyla tanıştım yazarla İstanbullu Gelin dizisine de ilham veren bir kitaptı ve o hikayeyi daha çok sevdim diyebilirim. Yazarın bir psikiyatrist olması ve gerçek olayları anlatmasını seviyorum.Bazen insanlar neler yaşıyor neler düşünüyor diye okumaktan kendimi alamıyorum. Camdaki Kız konusu bakımından bir aşk kitabı değildi bana göre.Sevgisiz ilgisiz büyüyen çocukların kadın yada bir erkekten gördüğü sevgiyi ve ilgiyi aşk sanması. Sonu her zamanki gibi güzel bitti yazarın dediğin gibi bir kum tanesi de olsa bir insanın yaşamına dokundu. Psikoloji okumayı seven okurlar bir göz atabilir.
Camdaki Kız
Camdaki KızGülseren Budayıcıoğlu · Doğan Kitap · 201924,3bin okunma
Hukuk bilgini Hannah Arent, insanlığa karşı akıl almaz suçlar işleyen Adolf Eichmann’ın yarım düzine psikiyatrist tarafından normal olarak belgelendiğini bildirdiğinde bir skandal yarattı: “Eichmann’la yaşanan sorun, o kadar çok kişinin tam da onun gibi olmasıydı; çoğunun ne sapkın ne de sadist olmasıydı; son derece ve korkutucu şekilde normal olmalarıydı. Bizim hukuk kurumlarımız ve ahlaki yargı standartlarımız açısından bu normallik, tüm vahşetlerin bir araya getirilmesinden çok daha korkutucudur.”
İnsan aklı kendine bu keleği atabiliyorsa başkasına kimbilir neler yapar.
Nazi soykırımından sağ kalanlarla yaptığı çalışmada psikiyatrist William Niederland, kişisel kimlikteki değişimlerin “mağdur sendromu”nun değişmez bir özelliği olduğunu gözlemledi. Bu hastaların çoğunluğu “Ben artık farklı bir insanım” diye şikayet ederken, en ciddi hasar görenler yalnızca “Ben bir insan değilim” diyordu.
Reklam
Dünya adaletsiz, acımasız ve şiddet dolu
Şiddete uğramış ve boşanmaya başvurarak ya da kadın sığınma evlerine kaçarak kurulabilecek kadar güçlü kadınlar vardı. Ama bu gücü bulamayan diğerleri de vardı. Dehşete çabucak son vermeyi, sonu gelmeyen şiddete tercih edenler.
İntihara karar vermiş olan insanların durdurulamayacağını anladım. Biri hayatına veda etmeye gerçekten karar vermişse, bunu söylemiyor. Yapıveriyor.
Ne sebepten olursa olsun, biri kendinden zayıf olana kötü davrandığı takdirde, bu bana göre işlenen tüm suçlardan daha kötüdür.
Reklam
Hepimizin öğrendiklerini ilk kez tek başına hayata geçirmek zorunda kalacağı bir an vardır. O zaman, öğretmenin gitme zamanıdır.
Zayıflığını gösterirsen diğerleri seni yiyip bitirir.
Sayfa 158Kitabı okudu
Pembe diziler
New Yorklu bir psikiyatrist olan Louis Berg, Mart 1942'de, Buffalo Reklam Kulübü'nde yaptığı konuşmada, pembe dizileri dinlemenin "şiddetli kaygı durumuna, kalp çarpıntısına, kalp atışlarında düzensizliğe, kan basıncının yükselmesine, aşırı terlemeye, titremelere, kan damarlarının genişliğinde düzensizliklere, gece korkularma, baş dönmesine, mide ve bağırsak rahatsızlıklarına" neden olduğunu söyledi.
Sayfa 116Kitabı okudu
Geri199
1.500 öğeden 1.486 ile 1.500 arasındakiler gösteriliyor.