VİRÜS BİR KERE YERLEŞTİ!..
- "İstanbul Sözleşmesi’ni, toplumsal cinsiyet eşitliği şemsiyesinin altında Türk toplumunun, tarihinin, kültürünün, medeniyetin, dininin, örfünün, adetinin ortasına bıraktılar değil mi?"
- "Bıraktılar ama belki de getirmeden evvel danıştılar. Bak burası da çok ilginç. Kime danıştılar? İşte bazı psikiyatrlara, bazı sosyologlara
Kaygı âdeta bir virüs gibi yüksek düzeyde bulaşıcılık gösterir. Sonuç itibarıyla kaygılı bireylerin kaygılı çocukları olur. Bir insan ne derece endişe üreticisi ise o derece de kontrolcü olur. Mükemmeliyetçi, aşırı güvenlik önlemleri alan, psikolojik olarak katı bireylerdir genelde.
Sayfa 203Kitabı okudu
1985 yılı hepimiz için çok sıkıntılı bir dönemdi. Bize gelen en son haber de babamın öldürüleceği doğrultusundaydı. Dünyada en çok sevdiğiniz kişinin her an sizden sonsuza kadar uzaklaşabileceği düşüncesi virüs gibidir. Önce en can alıcı yerinizden yakalar ve yavaş yavaş içinizi kemirir. Biz her saniye bununla yaşadık. Tek avuntumuz babamın DSP'li yani özel korunan mahkum oluşuydu. Her ne kadar bu özel statü O'na farklı yönlerden sıkıntı çektirse de! Daha evvel de söylediğim gibi O tek kişilik bir hücrede, özel katta bulunduğu için dışarıdan suikast imkansızdı. Babama zarar vermek isteyenlerin tek sorunu da buydu. O'nu ortadan kaldırmak için birinci sınıf işkenceler, rahip tutmalar, psikolojik baskılar gibi uzun zaman isteyen yöntemleri denemişlerdi ama Çatlı dirençli ve zeki bir adamdı.
Sayfa 346Kitabı okudu
Çevremiz ve benliğimizle sürekli yaratılırız.
Her insan katılaşan bir sıvı, fakirleşen bir hazine, yazılmakta olan bir tarih ve yaratım aşamasındaki bir kişiliktir. Gelişimimiz veya ayrışmamız fiziksel, kimyasal ve fizyolojik faktörlere, virüs ve bakterilere, psikolojik etkilere ve nihayetinde kendi isteğimize bağlıdır. Çevremiz ve benliğimizle sürekli yaratılırız.
Sayfa 180 - Zeplin Yayınları
KUMARBAZ- kitap yorumu
