Tan

Tan
@quidem
150 okur puanı
Ağustos 2018 tarihinde katıldı
...Kişinin kendisinin en iyi durumda olmasını sağlayan araçların seçiminde becerikliliğe, dar anlamda z e k â diyebiliriz. Dolayısıyla, kendi mutluluğunu sağlayan araçların seçimine ilişkin buyruk, yani zekânın buyurtusu, hep koşulludur; eylem mutlak olarak değil, başka bir amaç için yalnızca araç olarak buyurulur. Son olarak bir buyruk vardır ki, belirli bir davranışla ulaşılacak başka herhangi bir amacı koşul olarak temele koymadan, bu davranışı doğrudan doğruya buyurur. Bu buyruk k e s i n dir. Eylemin içeriğiyle ve ondan çıkacak sonuçla ilgili değil, biçimiyle ve onu ortaya çıkartan ilkeyle ilgilidir; ve bu eylemde özce iyi olan niyettir, ortaya çıkan sonuç ne olursa olsun fark etmez. Bu buyruğa a h l â k l ı l ı k buyruğu denebilir.
Sayfa 33
Reklam
Saf Matematiği uygulamalı Matematikten, ya da saf Mantığı uygulamalı Mantıktan ayırdığımız gibi, istersek, saf Ahlak felsefesini (Metafiziği) uygulamalı olandan (insanın doğal yapısına uygulanandan) ayırabiliriz. Bu adlandırma ayrıca hatırlatacaktır ki, ahlâk ilkeleri insanın doğal yapısının özelliklerinde temelini bulmazlar, kendi başlarına a priori olarak var olmalıdırlar; ama bunlardan her akıl sahibi doğal yapı için olduğu gibi, insanın doğal yapısı için pratik kurallar türetilebilmeli.
Sayfa 26
Ahlâklılığı örneklerle göstermeyi istemek, ahlâklılığa yapılabilecek en büyük kötülüktür. Çünkü bana sunulan her örnek, ilkin kendisi asıl örnek, yani model olmağa lâyık olup olmadığı konusunda, ahlâklılık ilkesine göre değerlendirilmelidir; ama hiçbir şekilde ahlâklılık kavramını yetkeyle sağlayamaz.
Sayfa 24

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Söz konusu olan, aklın kendi başına ve bütün görünüşlerden bağımsız olarak olması gerekeni buyurması; dolayısıyla her şeyi deney üzerinde temellendiren kişinin, yapılabilirliğinden çok şüphe edeceği, dünyada bugüne dek daha örneği verilmemiş eylemlerin akıl tarafından buyurulması; ve söz gelişi, bugüne dek hiçbir has dost olmamış olsa bile, dostlukta içtenliğin her insandan aynı derecede eksiksiz istenebilmesidir. Çünkü bu ödev, ödev olarak, her deneyden önce, istemeyi a priori nedenlerle belirleyen akıl idesinde bulunur.
Sayfa 24
Gerçekten de ödeve uygun olmakla birlikte, maksimi sırf ahlâksal nedenlere ve ödevinin tasarımına dayanan bir tek eylem örneğini deneyle tam emin olacak biçimde bulmak olanaksızdır. ... Çünkü ahlâksal değer söz konusu olduğunda, sorun olan, gördüğümüz eylemler değil, eylemlerin görmediğimiz o iç ilkeleridir.
Sayfa 23
Reklam
Reklam
693 öğeden 31 ile 45 arasındakiler gösteriliyor.