"Sana içki ve kumardan soruyorlar. De ki: 'İkisinde de insanlar için hem büyük bir günah hem de menfaatler vardır. Fakat günahları faydalarından daha büyüktür.' Ayrıca sana, neyi infak edeceklerini soruyorlar. De ki: "İhtiyaçtan fazlasını." Allah sizin için ayetleri işte böyle iyice açıklar; umulur ki düşünürsünüz."
اَفَمَنْ يَعْلَمُ اَنَّـمَٓا اُنْزِلَ اِلَيْكَ مِنْ رَبِّكَ الْحَقُّ كَمَنْ هُوَ اَعْمٰىۜ اِنَّمَا يَتَذَكَّرُ اُو۬لُوا الْاَلْبَابِۙ
Rabbinden sana indirilenin gerçek olduğunu bilen kimse, (onun gerçek olduğunu) göremeyen (kalp gözü) kör kimse gibi olur mu? (Bunu) ancak akıl sahipleri anlar.
(Ra'd, 13/19)
twitter.com/muslim_aktivist...
Sakın Allah’ı zalimlerin yaptıklarından habersiz sanma. Ancak onları, gözlerin dehşetten fırlayacak gibi olduğu bir güne erteliyor. (İbrahîm, 42).
Bismillah essallatu wesselamu âla rasulillah emma be'd.Öncelikle bu zulme maruz kalan bacımıza
İmâm Şafiî'nin ve birçok âlimin kanaatine göre Kur'ân-ı Kerim'de on dört secde âyeti vardır. Bu secde âyetleri şu sürelerdedir:
7. sûre olan A'raf'ta.
13. sûre olan Ra'd'da.
16. sûre olan Nahl'de.
أَفَمَنْ يَعْلَمُ أَنَّمَا أُنْزِلَ إِلَيْكَ مِنْ رَبِّكَ الْحَقُّ كَمَنْ هُوَ أَعْمَى إِنَّ مَا يَتَذَكَّرُ أُولُوا الأَلْبَابِ (1)
21 -"(Ya) o kimse ki, sana Rabbinden indirilen (Kuran) ın şüphesiz hak
olduğunu bilir. O, âmå olan (böyle bilip inanmayan kör) kimse gibi midir? An- cak aklı selim (sağlam akıl) sahibleri iyice anlarlar." (Ra'd Suresi: 19)
Bu ayet-i celileden anlaşıldığına göre, Kuran-ı Kerim'in Mevlå Teală tarafından indirilmiş hak bir kitap olduğunu bilmeyen, kafa gözünün körlüğünden daha zararlı olan kalp gözünün körlüğüyle vasıflandırılmıştır. Kuran-ı Ke-rim'in hak olarak indirildiğini bilenler ise, kör de olsalar, kalp gözleri gördüğü için görücü sayılmışlardır.
👉HADD-İ KAZF (Zina iftirası, haysiyet ve şereflerin korunması)
👉1270 Kazf'ın lûgat manası atmaktır.(71) İslâmi ıstılahta; "Muhsan bir erkeğe ve muhsan bir kadına; serahaten veya delâleten zina isnadında bulunmaya "Kazf" denir"(72) tarifi esas alınmıştır. Zira "Hadd-i Kazf"; ancak muhsan olan kimseye yapılan zina
"Biz rüzgârları aşılayıcı olarak gönderdik, gökten su indirip onunla sizin su ihtiyacınızı karşıladık." (Hicr, 22)
Burada kullanılan Arapça kelime, le-ka-ha kökünden gelen lakih kelimesinin çoğulu olan ve aşılamak/döllemek anlamına gelen levakih kelimesidir. Bu bağlamda aşılama, rüzgârın bulutları bir araya getirerek şimşek ve dolayısıyla yağmura neden olan yoğunlaşmayı artırması anlamına gelir. Kur'an'da da benzer bir açıklama bulunur:
"Bulutları harekete geçirsin diye rüzgârları gönderen Allah'tır. Sonra o, bulutları gökyüzünde dilediği gibi yayar, bazen de parçalara ayırır, nihayet içinden yağmurun çıktığını görürsün. Onu dilediği kullarının üzerine yağdırınca da o kullar sevince boğulurlar." (Rûm/48)
Kur'an'ın açıklamaları kesinlikle doğrudur ve hidroloji hakkındaki modern verilerle mükemmel bir şekilde uyumludur. Su döngüsünden Kur'an-ı Kerim'in çeşitli ayetlerinde bahsedilmektedir.¹
¹Ilgili ayetler için bkz: Bakara, 19; Aral, 57, Ra'd, 17; Furkan, 48-49, Yasin, 34, Kaf, 9-11; Vakia, 68-70, Mülk, 30, Tarık, 11
Şimdi Rabbinden sana indirilen (vahy) in gerçekten hak olduğunu bilen kimse, bunu göremeyen (kör) kimse gibi midir? Ancak akıl sahipleri iyice düşünüp öğüt alırlar.
RÂ'D SÛRESİ - 19.