Rasûlullah ﷺ şöyle dua ederdi:
“Günah, kalpleri titreten şeydir.”
(Tirmizi ve Nesai)
Rasûlullah (Sallallahü Aleyhi ve sellem) borcu eda ederken şöyle dua ederdi:
بَارَكَ اللَّهُ فِي أَهْلِكَ وَمَالِكَ
Allah senin ailene ve malına bereket versin
(Ibni Mâce- 174, S. Hüda- 9/20)
Kitap Kalbi Yayıncılık - 2.Baskı - 2015
Rasûlullah ﷺ şöyle duâ ederdi;
Allahım!
Ben kendime çok zulmettim.
Günahları bağışlayacak ise yalnız sensin.
Öyleyse tükenmez lutfunla beni bağışla,
Bana merhamet et.
Çünkü affı sonsuz, m iç
Merhameti nihayetsiz olan yalnız sensin.”
(Buhârî, Ezân 149, Daavât 17,
: عَنِ ابْنِ مَسْعُودٍ : أَنَّ النَّبِيَّ ﷺ كَانَ يَقُولُ: «اللَّهُمَّ !
إِنِّي أَسْأَلُكَ الْهُدَى وَالتَّقَى، وَالْعَفَافَ وَالْغِنَى». رَوَاهُ مُسْلِمٌ [۲۷۲۱] .
İbni Mes'ûd (ra)'den rivayete göre Rasulullah (sav) şöyle dua ederdi:
"Allah'ım, senden hidayet, takva, iffet ve zenginlik istiyorum." (Müslim)
Alah Resûlü, ölümü ve ahireti hatırlatması dolayısıyla kabirlere ziyarette bulunur, ashabına da bunu tavsiye ederdi.' Engin merhametiyle her konuda ashabına yol gösteren Rahmet Elçisi, kabristanda nasıl davranmaları gerektiği hususunda da onları uyarır, kendisi de kabirdekilere selâm verir ve dua ederdi. Adeti olduğu üzere, bir gün sahabilerle birlikte bir kabristana uğradı ve "Esselamu aleyküm ey müminler diyarının sakinleri)!" diyerek selam verdi. Sonrasında ise, "İnşallah biz de size katılacağız. (ancak din) kardeşlerimizi (dünyada) görmüş olmayı çok arzu ederdim." diye ekledi. Bunu duyan sahâbiler merakla, "Ya Resûlallah! Biz senin kardeşlerin değil miyiz?" dediler. Allah Resûlü, "Siz benim ashabımsınız, kardeşlerim ise henüz (dünyaya) gelmeyenlerdir." buyurdu. Bunun üzerine ashab kiram, "Ümmetinden henüz dünyaya gelmeyenleri nasıl tanıyacaksın Ya Resûlallah?" diye sordular. Resûlullah şöyle dedi: "Bir adamın siyah atlar arasında, alınları ve ayakları beyaz (sekili) atları olsa, onları tanımaz mı?" Ashabını, "Elbette tanır." cevabını duyan Resûl-i Ekrem, ümmetinden hiç görmediği insanları kıyamet gününde nasıl tanıyacağını, müjde niteliğindeki şu cevabıyla bildirdi: "İşte benden sonra gelecek olan kardeşlerim, aldıkları abdestten dolayı kıyamet günü abdest azaları parlayarak gelecekler. Ben de onları Kevser havuzu başında karşılayacağım."
Sayfa 117
Rasûlüllah (s.a.v.) daima şöyle dua ederdi:
"Ey Allah'ım! Bana senin korkunla ağlayan iki göz ihsan et!”
Gözyaşının ehemmiyeti bakımından bu beyit ne kadar düşündürücüdür:
"Ağlarmısın günahıma gözlerim,
Ömrüm uçup gitti, fakat bilmedim!..”
Sayfa 22Kitabı okudu
