Reuben, 1870'lerde hakim Batılı görüşlerin, bilginin manevi, ahlaki ve zihinsel boyutlarını ihata eden tek bir parça olduğunu yazmaktadır... 1930'larda bu birlik, pozitivizmin gerçekçi zihinsel bilgi ile ahlaki/manevi bilgini arasını açmasıyla parçalandı.
"Matematiği sarsılmaz doğruluğun kaynağı olarak tespit etme zorunluluğunu terk edersek, matematiğin doğasını, insanın zihinsel etkinliğinin belli bir türü olarak kabul edebiliriz."
"Ortak ön kabul, matematiğe mutlak bir güvenilir temel sağlanması zorunluluğuydu. Anlaşmazlık, stratejiydi ve üzerinde uzlaşılmış amaç için neyin feda edileceğiydi. Fakat amaca hiçbir zaman ulaşılamadı ve onun başarısı için umutlu olanlar hâlâ az sayıda vardır."
"...çetin ve zahmetli geçen yaklaşık yirmi yıldan sonra şu kanaate vardım ki matematiksel bilgiyi şüphesiz kılmak için bu yolda yapabileceğim hiçbir şey yoktur."
Bir erkek ne kadar güçlü ve sert görünürse görünsün, her kadın bilir ki, o sert görünüşü altında, aslında büyümüş, duygulu bir çocuktan başka bir şey değildir
Bir erkek, bir kadınla dürüst bir ilişki sürdüremezse, başka kadınlara karşı da dürüst davranamaz.Ama her kadın, kendinin bir istisna olduğunu düşünmekten hoşlanır.
Sonra düpedüz uydurma vardır. Ağrı üzerinde çalışan Amerikalı anestezi uzmanı Dr. Scott Reuben geçen on senede yapılan ve sonuçları yayımlanan klinik denemelerin en azından yirmisini yürütmemiştir.
Hazreti Yakup'un ilk oğlu olan Reuben, Şimon, Levi, Yahuda, İssakar, Zebulun, Yusuf, Benyamin, Dan, Naftali, Gad ve Aşer on iki İsrail oymağı işte budur.
“Kurgubilim, geleceğin mitolojisidir. Bunun, mutlu bir mitoloji olmasına çalışılıyor. Dolayısıyla, kurgubilim, bilim ve teknolojinin yaşam vereceği heyecan dolu bir geleceğin umutlarıyla mayalanıyor.”
(
Yalçın İzbul 'un önsözünden)
1990 yılında basılan ve içinde 9 adet öykü barından bu öykü derlemesi Cep Kitapları Yayınevi’nden çıkan 2. bilimkurgu
-Ah, ah!... Reuben çok iyi bir insandı, çok! Lânet olası içki... Onu içince bütünüyle değişiyordu. İnsanları uçuruma sürükleyen içkileri neden satarlar acaba? Ah Reuben!
Lara resmen beni delirttin. Hem adamın peşinden koş günlerce, sonra da sinirlen, adamı üz. Halbuki Reuben sana nasıl biri olduğunu, ne istediğini söylemişti. Zaten hikayenin ilerleyişi de oldukça gerçek dışıydı. Kim iki haftadır tanıdığı biriyle tatile çıkar ki? Okuması sıkıcı, olayların olmadığı bir kitaptı. Tek sevdiğim kısım erkek karakterin hediyesiydi. Reuben canım, Lara ile hayat geçmez bil istedim. İyi okumalar.
Bugün seni çok özledim. Her zamankinden fazla, dedi ve yine de gülümsedi. Sonra yüzüne omuzuma gömdü. "Seni çok seviyorum." Silah seslerini Maria, kollarım yığıldıktan sonra duydum. Uzaktan iki el ateş edilmişti. Ateş edeni görmemiştim. Kurşunların nereden geldiğinden bile emin değildim. "Ah, Alex," diye fısıldadı Maria. Sonra hareketsiz kaldı. Hala nefes alıp almadığını bilmiyordum. Ben daha neler olduğunu bile anlamadan ellerimden kayıp, kaldırıma yığıldı. Göğsünden vurulmuştu ya da karnının üzerinden. Kesin bir şey söyleyemeyecek kadar karanlıktı. Önce üzerine kapanıp ona siper olmaya çalıştım. Sonra yarasından kanlar fışkırdığını gördüm. Onu kucağıma alıp koşmaya başladım. Üstüm başım kan içinde kalmıştı. Galiba bağırıyordum. Maria'nın vurulduğunu fark etmeden, sonra neler yaptığımdan ya da durumun ne kadar kötü göründüğünden emin değilim. Arkamdan bir kaç kişi koştu. Biri Reuben'di. Belki de yardım etmek istiyordu. Ama Maria'ya yardım edebilir miydik bilmiyorum. Korkarım kucağımda bir ölü taşıyordum.
Maria Alex'in Eşi :( Çok duygusal