Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur
Hz. Yakup’un 12 oğlundan Reuben’in Kitabı’ndan: V, 1-2,5, “Kadınlar kötüdür; çünkü onların erkeğin karşısında duracak gücü yoktur. Bu nedenle hile ve desise kullanarak erkeği tuzağa düşürür. Böylece kuvvetle yenilememiş olan erkek, aldatma ile alt edilir”.
(çocukların gözü pek olanları birbirlerine sırıtma cesareti gösterdiler), çünkü küçük Reuben uyandığında o tuhaf ihtiyar yazarın, (eserlerinin bize ulaşmasına izin verilen çok az sayıda yazardan biri olan) George Bernard Shaw'un uzun bir konuşmasını kelimesi kelimesine tekrarlamış, ki Shaw konuşmasında, doğruluğu kesinlikle kanıtlanmış bir geleneğe uygun olarak, kendi dehasından bahsediyormuş.
İthaki Yayınları
Reklam
Ölmeyi arzulamamış olsa bile onu kişisel yazgısının kaçınılmaz bir parçası olarak karşılamaya hazır görünüyordu. Bu yorum, Malcolm'un, Audubon'da hiç kimsenin üstünün aranmamasında ve Reuben X dışında hiç kimsenin silah taşımamasında niçin ısrar ettiğini açıklamaktadır. Silah kontrolüne izin vermeyen Malcolm suikast ihtimalini artırmıştı. Güvenlik personelini silahtan arındırarak silahlı çatışma sırasında onları hedef olmaktan kurtarmıştı, zira Malcolm'un katilleri muhtemelen silahsız bir güvenlik personeline ateş açma-yacaktı. Şayet birinin ölmesi gerekiyorduysa bu kişi bırakın Malcolm olsundu..
Sayfa 417 - İthaki YayınlarıKitabı okudu
Aynı hafta altmış kadar BMC ve OAAU üyesi bombalama olayını ve bunun güvenlik açısından doğurduğu sonuçları tartışmak üzere bir araya geldi "Bundan sonra toplantılarımıza gelen herkesin üstünü başını aramaya karar verdik." diye hatırlıyor Peter Bailey. "Ve işte bu noktada hayati bir hata yaptık. [Malcolm] bu kararımızı reddetti, çünkü toplantılara gelenleri arama imajının üstümüze yapışmasını istemiyordu." 21 Şubat Pazar günü yapılacak etkinlikle hiç kimsenin aranmaması ve üstelik, bütün BMC güvenlik personelinin silah sızlandırılması konusunda ısrar etti. Bu kuralın tek istisnası Malcolm'un koruması ve güvenlik şefi Reuben X Francis idi. Hemen hemen herkes Malcolm'un kararına karşı çıkmıştı ama ne BMC ne de OAAU içinde demokratik yolla karar alma geleneği veya pratiği vardı. Malcolm bir şey istediyse mutlaka yerine getirilirdi..
Sayfa 408 - İthaki YayınlarıKitabı okudu
Çağdaş Batılı yazarların seks konusunda yazdıklarına bakınca bin kez sevgiyle gidip gelme çok aşırı bir şeymiş gibi görünebilir, örneğin David Reuben o ünlü ‘Seks Konusunda Öğrenmek İstediğiniz (ama sormaya çekindiğiniz) Her Şey’ adlı kitabında, bir erkeğin cinsel birleşmeyi beş ya da on dakika sürdürebilecek gücü olmasının, erkeklik gücünün yeterliliğinin mantıklı bir ölçüsü’ olarak’ alınmasını öneriyor.
Amerikalı Büyük usta Reuben Fine'ın yazdığı gibi insan satranç oyuncularının 20 veya 30 hamle ötesine kadar her hamleyi hesapladıklarını düşünmek tamamen fantazidir.
Sayfa 322Kitabı okudu
Reklam
"içki, bütün kötülüklerin anasıdır." (Nesai, Eşribe, 44)
"O kadar iyiydi, o kadar iyiydi ki! Hep o lanet içkiden; o lanet olası içkiyi neden satarlar? Ah Reuben, Reuben!"
Sayfa 103
Her zaman bir yolu vardır, Reuben. sadece o yolu bulmamız gerekiyor
Sayfa 202Kitabı okudu
...Liberaller, muhafazakarların pre-millenarist gö­rüşlerinden, demokrasi karşıtlıklarından ve Milletler Meclisiyle ilgili olumsuz yaklaşımlarından rahatsızlık duyuyorlardı. 1917'­de liberal hristiyanlığın merkezi olan Chicago Üniversitesi İlahiyat Okulu, fundamentalist Moody İncil Enstitüsü'ne karşı saldırıya geçerek pre-millenaristleri
Bir akşam anne ve babası dikkatsizlik eseri Reuben'ın odasındaki radyoyu açık unutmuşlar. Çocuk uykudayken Londra kaynaklı bir program yayınlanmaya başlamış; ertesi sabah küçük Reuben uyandığında o tuhaf ihtiyar yazarın, George Bernard Shaw'un uzun bir konuşmasını kelimesi kelimesine tekrarlamış, ki Shaw konuşmasında, doğruluğu kesinlikle kanıtlanmış bir geleneğe uygun olarak, kendi dehasından bahsediyormuş. Anne ve baba bu konuşmayı kesinlikle anlamamışlar ve çocuklarının çıldırdığını düşünerek doktor çağırmışlar. Olayın önemini anlayan doktor, konuyu bir mektupla tıp basınına iletmiş. "Böylece uykuda öğretme yöntemi, ya da hipnopedya keşfedilmiş oldu
Reklam
Bugün seni çok özledim. Her zamankinden fazla, dedi ve yine de gülümsedi. Sonra yüzüne omuzuma gömdü. "Seni çok seviyorum." Silah seslerini Maria, kollarım yığıldıktan sonra duydum. Uzaktan iki el ateş edilmişti. Ateş edeni görmemiştim. Kurşunların nereden geldiğinden bile emin değildim. "Ah, Alex," diye fısıldadı Maria. Sonra hareketsiz kaldı. Hala nefes alıp almadığını bilmiyordum. Ben daha neler olduğunu bile anlamadan ellerimden kayıp, kaldırıma yığıldı. Göğsünden vurulmuştu ya da karnının üzerinden. Kesin bir şey söyleyemeyecek kadar karanlıktı. Önce üzerine kapanıp ona siper olmaya çalıştım. Sonra yarasından kanlar fışkırdığını gördüm. Onu kucağıma alıp koşmaya başladım. Üstüm başım kan içinde kalmıştı. Galiba bağırıyordum. Maria'nın vurulduğunu fark etmeden, sonra neler yaptığımdan ya da durumun ne kadar kötü göründüğünden emin değilim. Arkamdan bir kaç kişi koştu. Biri Reuben'di. Belki de yardım etmek istiyordu. Ama Maria'ya yardım edebilir miydik bilmiyorum. Korkarım kucağımda bir ölü taşıyordum.
"Nasılsınız Bay Reuben Hayes?" dedi Holmes. "Sen kimsin ve adımı nereden biliyorsun?" diye yanıtladı köylü, gözleri şüpheyle parıldayarak. "Şey, üzerinizdeki tabelada yazıyor. Bir mekânın sahibini tanımak kolay."
Sayfa 509 - Manastır SerüveniKitabı okudu
Beytü'l Hikme İslam'da yüksek öğretim için teşkil edilen ilk önemli kurumdur. Bağdat'da Me'mun tarafından 830'da tesis edilmiştir. Ona bağlı bir medrese, kütüphane ve rasathane vardı. Fakat yüksek öğretim için teşkil edilen esas kurum 1065-1067 yıllarında tesis edilen Nizamiye Medreseleridir. Burası öğrencilerin maddi ve manevi her ihtiyacını temin etmiş, Doğuda olduğu gibi Batıda da daha sonra kurulan müesseseler için bir model olmuştur. Yüksek öğretim için teşkil edilen bütün Avrupa üniversiteleri Nizamiye'yi model almıştır. İngiltere'deki Oxford ve Cambridge üniversiteleri de aynı model üzere tesis edilmişlerdir (Reuben Levy, A.Baghdad Chronicle, Cambridge 1929, sh.193). 4. Cilt
Sayfa 280Kitabı okudu
Fakat zaten Bay Reuben Kenya'nın kavgasını duymuş olsa bile ona kek teklif ederdi. O böyle iyi biridir. Karnelerini getiren çocuklara bedava yemek verir. İyi bir karneyse fotokopisini çekip "Yıldızlar Duvarı"na asar, kötüyse de sorumluluğunu üstlenip daha iyi yapacaklarına söz verdikleri sürece yine bedava bir öğün verir.
44 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.