Yusuf suresi bize şunu öğretti;
sıkıntılar bir gün bitecek,
üzülen bir gün mutlu olacak,
kaybolan ve özlenen bir gün geri dönecek,
bazı rüyalar gerçek olacak, SABRET...
aslında önce evleri sevmeye giderdi sesin
caddeleri sokak gibi sevmeye giderdi sesin
giderdin! ödü kopardı bütün eşyaların.
sonra kuyu kuyu dolaştığım mahcup sular söyledi
yüzünüze güller
üzgün evler bozuk rüyalar
aslında bana herkesin uzağı var dendi
Daha çok sevmek, daha çok gülmek, daha çok düşünmek isterdik.
Daha çok görmek, daha çok anlamak, daha çok güvenmek isterdik.
Şimdi bizden kalanlar bu istekler ve bu kelimeler.
Huzur, rüyalar, uyku ve öpüşler vardı.
İnsanlar, meyvalar, kağıtlar ve kalemler de vardı.
Çünkü hiçbir şey hayat kadar şaşırtıcı olamaz.
Yazı hariç. Evet, tabii, tek teselli yazı hariç.