Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Nikâh esnasında bir sahâbî hanımın, mihr olarak kocasının kendisine Kur'ân'dan bildiği kısımları öğretmesini yeterli görmesi, bu hususta ne muhteşem bir fazilet tablosudur.
Bir gün Allah Resûlü ashâbı ile birlikte Mekke’ye doğru yola çıkmıştı. Cuhfe yakınlarında Harrar denilen²⁸ yere geldiklerinde bir dereye rastladılar. Medineli sahâbî Sehl b. Huneyf, burada yıkanmak istedi. Sehl, beyaz tenli, yakışıklı bir insandı. O sırada Medine’ye ilk hicret eden sahâbîlerden olan Âmir b. Rebîa, Sehl’i gördü ve birden ağzından onu öven sözler dökülüverdi. Hemen ardından Sehl olduğu yere yıkıldı. Görenler durumu alelacele Hz. Peygamber’e bildirdiler. Sehl, ne başını kaldırabiliyor ne de ayağa kalkabiliyordu. Muhtemelen Âmir’in nazarı değmişti kendisine. Resûlullah (s.a.s), onlara kimden şüphelendiklerini sordu. Onlar da, “Âmir b. Rebîa ona baktı.” dediler. Resûl-i Ekrem (s.a.s), Âmir’i derhal yanına çağırtarak öfkeli bir şekilde, “Neden biriniz kardeşini öldürüyor?” dedi ve ekledi: “Biriniz kardeşinde beğendiği, hayran kaldığı bir şey gördüğü zaman ona mübarek olması için dua etsin.”²⁹
²⁸ İbn Hanbel, III, 486; İbn Hacer, Fethu’l-bârî, X, 204. ²⁹ İbn Mâce, Tıb, 32; İbn Hanbel, III, 486.
Reklam
180 syf.
10/10 puan verdi
Bismillahirrahmanirrahim Kısa Akıcı Sade Anlaşılır Bilgilendirici Sahabe hayatından kesitler alan Her alanda örnek Efendimiz sav. İn hayatından izlerle donatılmış İyiki okumuşum dedirten nadide eserlerden biri daha.. Aslında seriyi okumaya Abdullah olmak ile başlamıştım ama diğerlerini de okudukça hepsinin birbirinden kaliteli ve birbirlerini ne kadar tamamlayıcı olduklarını farkettim.. Muhammed Emin hocamız Kur'an ve sünnet birleşimini olduğu gibi hep birarada tutarak işliyor.Bu da okurken daha içten daha samimi tutuyor akışı.. Naçizane sohbetlerini de dinlemenizi ve not olarak takip etmenizi öneririm. Şüphesiz ki öğrenilecek çok şey var.. Belki sahabi efendilerimizi anlayabilirsek bizlerde efendimizi onların gözünden görebilmeyi onlar gibi sevebilmeyi tadarız.. Allah razı olsun Hocam..
Evlilik Ahlakı
Evlilik AhlakıMuhammed Emin Yıldırım · Siyer Yayınları · 20194,309 okunma
493 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
32 günde okudu
Diyor ki o güzel Sahabi Abdullah b. Abbâs radıyallahuanh : “ Bazen Kur’an’dan okuduğum bir ayet beni öyle bir sarsar ki anında derim ki keşke bir mü’min kardeşlerim de bu mesajları anlasalardı . Bir Kardeşimin bahçesine yağmur yağsa, bereket hasıl olsa ve o çok mahsul alsa öyle sevinirim ki sanki ben o mahsülü elde etmiş gibi olurum . Duysam ki falanca yerde adil bir hâkim var, adaletle hükümler veriyor , öyle bir sevinirim ki sanki benim hakkımda adilce hükümler verilmiş gibi olurum “ ... SubhanAllah subhanAllah insan diyecek hiçbirşey bulamıyor bulamıyor ...
En Güzel Örneğin En Güzel Örnekleri Sahabe İklimi 1
En Güzel Örneğin En Güzel Örnekleri Sahabe İklimi 1Muhammed Emin Yıldırım · Siyer Yayınları · 20171,950 okunma
Sözde iman yobazlarına karşılık bir de küfür yobazları vardır ki şöyle derler: — Allah'la kulun arasına girilmez! Gördünüz mü, nasıl giriliyormuş?.. Fakat bu girme değil, kulu Allaha götürme işi... Yoksa zaten her fert Allah'ıyla yapayalnız; meleklerden bile gizli kalacak derecede yalnız... Bu mânada zaten araya girmek muhal... Fakat ileridekinin geridekini çekip götürmesi bakımından, Allah ve hakikate delâlet yolunda vasıtanın ne demek olduğunu o, kafası balyozla ezilemeyecek kadar sert küfür yobazına şöyle anlatınız: — Sen, raftaki bir kitabı almak için bile araya vasıta katar, iskemleye çıkarken; sen vapurdaki yolcuyu seçmek için bile vasıtasız edemez, eline bir dürbün alırken, Allaha vasıtasız ermekten, hattâ tapmaktan nasıl bahsedebilirsin? Köprüden Üsküdar'a geçmek için bile vasıtasız kalsan bütün Karadeniz'i dolanmaya mecbur olan sen!... En büyük vasıta, O, Peygamber, Peygamberlerin Peygamberi... Sonra sahabi... Sonra veli... Sonra âlim... Sonra Müslüman, sadece, basit ve kuru Müslüman... Herkes herkese ve her şey her şeye, vasıta... Böyleyken herkes ve her şey, Allah ile dosdoğru bağlantıda...
Sayfa 160
Resûlullah (s.a.v.) sahâbîlerden birini bir seriyyenin başında kumandan olarak göndermişti. O mübârek sahâbî, arkadaşlarına namaz kıldırıyor, ancak kıraatini her defâsında İhlâs sûresi ile bitiriyordu. Medine-i Münevvere’ye döndüklerinde, durumu Allah Resûlü’ne haber verdiler. Efendimiz: “–Ona, niçin böyle yaptığını sorun!” buyurdu. Arkadaşları bunun sebebini sorduklarında sahâbî: “–Bu sûre, Rahmân’ın vasıflarını anlatmaktadır. Bu yüzden, onu okumayı seviyorum.” cevâbını verdi. Bunu öğrenen Peygamber Efendimiz (s.a.v.) şöyle buyurdu: “–Ona söyleyin, Allah Teâlâ da onu seviyor.” (Buhârî, Tevhîd 1) Yine Peygamberimiz (s.a.v.), sevdiği için bu sûreyi her namazda okuyan bir sahâbîye: “Onu sevmen seni cennete götürür” müjdesini vermiştir. (Tirmizî, Fezâilü’l-Kur’ân 11)
Reklam
Hz Aişe (rah) Kuranı Kerim okuyuşunda, konuşmasında duruşunda ve ibadetlerinde zahidlik belirtisi olan, yalnız ölü gibi cansız bir adamı gördüğünde "Bu kimdir"? diye sorar;oradakiler "Bu zahid bir kişidir" dediklerinde Aişe validemiz, "Ömer b. Hattap da rah zahid idi, ancak konuştuğunda sözü dinlenirdi, yürüdüğünde seriydi, Allah için birine vurduğunda, onu mağlup ederdi" diyerek zahitliğü cansız gibi davranmak olmadığını belirtir.
13. Yine onlara: “(Gerçek mü’min) insanların iman ettiği gibi (samimi olarak) iman edin.” denildiği zaman: “Biz ille de, o sefih (ahmak) kimselerin inandığı gibi mi iman edelim? (Bizimki bize yeter.)” derler. İyi bilin ki asıl sefih olanlar kendileridir. Fakat (bunu) bilmezler. Bu âyet-i kerîmedeki iman teklifi münâfıklaradır. Allahu Teâlâ onların samimi olarak iman etmelerini istemektedir. Onlar ise kalplerindeki sahte imanı Allah’ın bildiğini düşünmeyerek kendilerini elit, seçkin tabakadan görerek, bu zırha bürünüp, samimi müslümanları küçük görüyorlardı. Ayrıca kâfirler de iman etmemek için aynı bahaneyi ileri sürüyorlardı. Çünkü o samimi mü’min (sahâbî)ler bir cihadda veya bir infakta varlıklarını derhal ortaya koyuyorlardı. Onlar ise hem Allah ve Resûlü’nün buyruklarına, iş ve menfaatlerine uygun olduğu kadarıyla ve göstermelik itaat ediyorlar hem de İslâm’ı içlerine sindiremedikleri için dine ve o mü’minlere karşı düşmanlıklarını çeşitli engellemelerle gösteriyorlardı. İşte yüce Allah, emirlere intibak ve uyma kabiliyetine sahip olmadıkları için sefihlik ve budalalık sıfatlarını onlara iade etti.4 Bakara Sûresi / 13.Ayet
İnsan öldürmenin kolaylığına giden bir zaman.. Nereden nereye..
Bir Sahabi, şüpheli bir insana rastlıyor. Rastladığı adam, onu müslüman selâmı ile selâmlıyor. Sahabî buna rağmen adamı öldürüyor. İnen âyet meâli: «Sizi müslümanca selâmlayana mümin değilsin demeyin!» Sahabi Allah Resûlünün huzurunda: - Niçin öldürdün? - Kalbinde küfür vardı. - Yarıp baktın mı? - Baksaydım bir et parçasından başka ne görürdüm? - Madem ki lisana inanmazsın, kalbden de anlamazsın; halin nice olsun? Sahabi yere düştü: - Ey Allah'ın Resûlü; beni affetmesi için Allah'a yalvar! - Allah seni affetmesin!
Geri199
1.000 öğeden 991 ile 1.000 arasındakiler gösteriliyor.