Bir gün Allah Resûlü ashâbı ile birlikte Mekke’ye doğru yola çıkmıştı. Cuhfe yakınlarında Harrar denilen²⁸ yere geldiklerinde bir dereye rastladılar. Medineli sahâbî Sehl b. Huneyf, burada yıkanmak istedi. Sehl, beyaz tenli, yakışıklı bir insandı. O sırada Medine’ye ilk hicret eden sahâbîlerden olan Âmir b. Rebîa, Sehl’i gördü ve birden ağzından onu öven sözler dökülüverdi. Hemen ardından Sehl olduğu yere yıkıldı. Görenler durumu alelacele Hz. Peygamber’e bildirdiler. Sehl, ne başını kaldırabiliyor ne de ayağa kalkabiliyordu. Muhtemelen Âmir’in nazarı değmişti kendisine. Resûlullah (s.a.s), onlara kimden şüphelendiklerini sordu. Onlar da, “Âmir b. Rebîa ona baktı.” dediler. Resûl-i Ekrem (s.a.s), Âmir’i derhal yanına çağırtarak öfkeli bir şekilde, “Neden biriniz kardeşini öldürüyor?” dedi ve ekledi: “Biriniz kardeşinde beğendiği, hayran kaldığı bir şey gördüğü zaman ona mübarek olması için dua etsin.”²⁹
²⁸ İbn Hanbel, III, 486; İbn Hacer, Fethu’l-bârî, X, 204. ²⁹ İbn Mâce, Tıb, 32; İbn Hanbel, III, 486.