Gel şimdi insana bak; âciz, fakir, zelil bir hayvaniyet derekesinde iken, zaafının kuvvetiyle, aczinin kudretiyle, fakrının sevkiyle, ihtiyacının şevkiyle, ubudiyetinin şevketiyle, kalbinin şulesiyle, aklının haşmet-i imaniyesiyle nasıl evc-i hilafete terakki ediyor, gör.
Sonra bak ki; acz, fakr ve akıl, insanın esbab-ı sukutu iken; şu zat-ı nuranînin nuruyla tenevvür ettikleri zamanı, nasıl esbab-ı suud ve terakki oluyorlar.
Mesnevî-i Nurîye(Bd.)