Dört beş yerde kale vardı ve her kalenin komutanı ayrıydı.
Yüzbaşı, üsteğmen, teğmen: Ordu buydu. Nefer, yazık ki, bir taneden başka yoktu. Bütün Alan'da komutanlar, subaylar hep bu biricik ere buyurur;
bu biricik ere çatar; olur olmaz şeyler için bu biricik eri hapse atarlardı.
Sanırım, söylemeye gerek bile yok bu biricik er Nemeçek'ti; küçük, sarışın Nemeçek.