kitabın materyalizm ve idealizmin çatışmasını güzel bir şekilde aktaracağını düşünürken daha çok bizim humphun soru sormasını ve larsenin ise cevap verip onu yermesini ya da dövmesini okuyoruz. Sonunda kimin kazandığı belli olsa da yine de düşünceler karakterler üzerinden idealize edildiği için çok da somut bir tartışma yaşandığını söyleyemeyeceğim.
Kitap gemi işleriyle uğraşan kesimlere yönelik özel terimler ve betimlemeler ile dolu olduğu için zaman zaman okumakta ve olayları anlamakta güçlük çektim.
Ayrıca Jack Londonun eserlerini bir miktar okuduktan sonra romanlarında hep aynı formülü kullandığını farkediyorsunuz. Yapılı yakışıklı ve bilge bir erkek(eserin sonunda ölmeli), saf dünyalar güzeli bir kadın, spencer'dan alıntılar, evrim vb. vb. bu yüzden diğer eserlerine göre oldukça yavan ve sıkıcı buldum