Tek tük atıştıran yağmur damlaları arabaların üstünü örten kalın bezlere, hasırlara çarpıyor, ara sıra esen sert rüzgâr akıbetlerinin ne olacağını düşünen muhacirlerin yüzünü adetâ okşuyordu. Hazânla birlikte sararan yapraklar rüzgâra kapılıp ötelere savruluyordu. Bu ötelere savruluş, muhacirlerin Rumeli'den, Balkanlardan savruluşuna çok benziyordu...
Toplumsal savruluş halleri ise, dinlerin, egemenler tarafından, hak ve özgürlüklerimize karşı kullanılmasını beraberinde getirmiştir.
Reklam
"Ey Hamuş! Bana bir bağışla özü huş. Bağışla ki durulsun bu sonsuz savruluş."
Sayfa 78 - Kapı YayınlarıKitabı okudu
"Ey hamûş! Bana bir yara bağışla özü huş, Bağışla ki durulsun bu sonsuz savruluş."
Sayfa 78
yorgun düşen atların yelelerindedir güçlü savruluş kuru bir toprakta hangi ayak izi özlediğini nasıl anlatır kuşlar göçerken mi
Bitmek bilmeyen bir savruluş; tam üç saat...
Sayfa 54 - Kapı YAYINLARIKitabı okudu
Reklam
128 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.