Ah, nasıl mümkün şimdi seni unutmak!
Nasıl mümkün okumadan önceki hâle dönmek.
Oysa "Hangi hikâye başladığı yerde bitmemiş ki?" idi son cümlen...
Benim seninle olan hikayem başladığım yerde bitmedi. Seni okuyan benle önceki ben asla aynı yerde olamam...
Hiç, bir resmin sizi alıp geçmiş yıllara sürüklediği oldu mu? Bir albümü kurcalayıp
Nereden başlamalı Ya Rabbim ? Hangi şehirden? (Trabzon, Tebriz, Tiflis, Batum, İstanbul)
Kimden başlamalı peki ? Settarhan, Zehra, İsmail, Azam, Sofya, Büyükhanım...
Kalem elimde öylece kalakaldım."Hadi Emine hadi güzelim " dedim, " değilmi ki yazmaya karar verdin başla bakalım bi' yerden..
Gönlüm ilk seni
Nazan Bekiroğlu'nun okuduğum ilk ve tek kitabı. Böyle nazenin bir insanın kitaplarını okumak gerçekten çok farklıymış.
Kendisi bize en sıradan gelen olaylara, duygulara, nesnelere betimlemeleriyle öyle bir renk çalıyor ki , zerafetinden gözlerimiz kamaşıyor. Güzelliğe dair tasvirleri okudukça kalbinizde bir sıcaklık, ruhunuzda bir hafifleme
‘ Sen öyle çağırmasan ben böyle gelmezdim.. ‘
Kurgusuyla bütünleşen bir aşkın ele alınışı...
Trabzon-Tebriz-Tiflis-Batum-İstanbul..
Kitabı okurken arada uzun betimlemelerden oluşan bıkkınlığı ortadan kaldıran bir aşk mıydı..?
Yoksa bir sonraki satırda oluşan merak mı..?
Ve yahut sevdiğimiz Osmanlı havası mı..?
Hafız’ın Divanından oluşan kesitler kitapta farklı bir ahenk oluşturduğu..