Sana sitem etmeyeceğim artık. Bütün suç benim. Seni bu kadar sevmemeliydim. Şu köhne ve utanmaz dünyada ne bir kimse bu kadar sevilmeye değer, ne de bir kimsenin bu kadar sevmeye hakkı var.
Bazen Seni Hiç Anlamıyorum,
Bazen Diyorum ki,
Dünyadaki Bütün Aşklar Ve Bütün Şarkılar,
Bütün Şiirler Ve Türküler Senin İçin Yazılmış.
Ve...
Yaşanmışsa da Seni Sevmeye Ve Anlatmaya Yetmez,
Bazen de...
Kendi Kendime Cevap Arıyorum.
Yaşanmış Aşklar da Ve Türküler de
Benim Gibi Cevap Arıyor Ve,
Cevapsız Kalıyor...
Canını canıma katmak
Sana dokunmadan gözlerimle sevmek istiyorum
Ellerini tuttuğum andan beri bırakmamak
Ben seninle bir biz inşa etmek istiyorum
Bırak kendini, yaslan bana
Birlikte aşalım bu zorlu yolları
Sen benim ol, ellerin değil
Seni ömür boyu pamuklara sarayım
Seni sevmeye çalışmak ne kadar güzel
Gözlerinde beni sevmeye çalışan seni görmek kadar
Tut ellerimi hadi çıkalım bu yola
Biz olmak için kalbini ödünç verir misin bana
Sen beni hiç kırabilir misin? Ben zaten kırıktım, senden önce bilmiyorum kaç parçaydım. Bir rüzgâr esse parçalarım dağılırdı etrafa uzaklaşırdı benden her biri. Toplamam da bir hayli zaman alırdı senden önce. Sen geldin sonra zihnimin ve kalbimin hatta her zerremin parçalarını sevgi ile tek bir parça haline getirdin. Teşekkür ederim. Artık korkmuyorum eksilmekten de kaybolmaktan da. Eğer ki bu kalp yeniden bin parça olursa ve şayet bunu sen yaparsan sevgilim bilmeni isterim ki her bir parçası ile seni sevmeye devam edeceğim, hem de her gün.
sarhoşluk etkisi gösteriyor seni sevmek
vahim
seninle hep günahkâr, hep cehennemlik
gerçi sensiz de olmaz
hangi lügat inkâr eder ki?
hangi din karşı çıkar?
hiçbir dil ne seni anlatmaya
ne de seni sevmeye yetecek kadar kelime bırakır
hepsi aynı, biliyorum
o yüzden susuyorum.
Şöyle hayata gülen, ölümle kafa bulan, aklına eseni yapan, sevmesini bilen, ateş gibi, iyi bir kadın bul kendine. Böyle kadınlar da var, üstelik korunaklı burjuva hayatının yüreksiz ürünlerinden çok daha fazla hazırlardır seni sevmeye.