BAK POSTACI GELİYOR
Eskiden sevdiklerimize, değer verdiklerimize, gönlümüzde yer tutanlara, gönül deryasından dökülen güzel hitaplarla başlayan, selam, sevgi ve hayır dualarla biten mektuplarımız, tebrik kartlarımız vardı.. Yazdığımız kişinin özelliğine göre kağıdın özelliğide değişirdi... Sonra yazılan mektuplarımız nazikçe katlanır, zarfında
"Benden sonra bir daha turnaları bırakma" diyorum ve anlıyorsun. Anlamalısın karanfil, anlamalısın!.. Çünkü anlamamak bölmekse anlamak ölmektir; yani ölümdür vareden yokluğumuzu. Bilmem anlatabiliyor muyum? Hayır ama hayat bu ve sen öl lütfen ne olursun karanfil!..
"Benden sonra bir daha suya girme tedbirsiz" dedim ama girdin.
Ben seni tanımışsam
Tümce kalabalıkta
Şaşırtmışsam ırmağım
Yönünü sana doğru
Ben korkar, sen korkar
Sen ayrısız gayrısız
Cümle canı sevmişsen
Tek tek çıkar soranı
Tümü de senden korkar
Ne varın var, ne yoğun
Dört duvarla bir sevda
Anca ondan vermişsen
Kim korkar, neden korkar
şimdi gelsem ki sen, yıkanmışsın
saçlarını taramışsın.
alnında mini mini damlalar,
bir hafiflik, bir incelik yüzünde.
buğu ardından yıldızlar gibi
parmak uçların pembeleşmiş,
sere serpe yatağa uzanmışsın…
bunu sevda türküsü olsun diye yazdım, gelinim
şimdi yağmur yağıyor yollara, yapraklara.
gelsem ki sen evdesin,
cümle sıcaklıklarla berabersin.
göğsün kapalı,
dudakların aralık.
ellerimi hohlayıp hohlayıp ısıtsan.
…
halbuki şimdi sen nerelerdesin…
Ne zaman seni düşünsem
Maviye boyanır gökyüzü.
Ağaçlar çiçek açar
Gönlüme düşer üçüncü cemre.
Fesleğen kokusu sarar sokakları
İçimde tarifsiz bir huzur.
Ne zaman seni düşünsem.
Kışın ortasında gelir bahar
Yüreğime, düşlerime, şiirlerime.
Seni yazar kalemim.
Dilimde bir sevda türküsü
Aklımda hayalin.
Şimdi
Bir çocuğun ilk aşkı gibi seviyorum seni
Baharı sever gibi seviyorum.
Seni
Seviyorum...
Ümit ÜSKÜDAR