Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Kişinin inancının yıkılmasına tek bir olaydan çok, küçük küçük birçok deneyimin birikmesi yol açar.
Sayfa 23 - Payel Yayıncılık
Yaşamda kesin olan tek şey ölümdür.
Sayfa 35 - Payel Yayıncılık
Reklam
"Özgür insan ölümü, her şeyden az düşünür; onun bilgeliği, ölüme değil yaşama yoğunlaşmasından doğar." Spinoza
Sayfa 40 - Payel Yayıncılık
İnsan doğduğu andan başlayarak iki eğilim arasında gidip gelir: Bu eğilimlerden biri aydınlığa çıkmak, öteki anne rahmine dönmektir; biri serüvene yönelmek, öteki kesinlik peşinde koşmaktır; biri bağımsızlık için tehlikeyi göze almak, öbürü korunma ve bağımlılık aramaktır.
Sayfa 89 - Payel Yayıncılık
Çocuk yaşamına iyilik, sevgi ve adalete inanarak baş­lar. Bebek, annesinin memelerinde güven bulur; onun üşü­düğü zaman üstünü örteceğine, hastalandığında kendisini rahatlatmaya hazır olacağına inanır. Bu inanç babaya, an­neye, büyükanneye ya da büyükbabaya, başka bir yakına karşı duyulan inanç olabilir; Tanrı'ya inanma biçiminde de kendini gösterebilir. İnsanların çoğunda bu inanç küçük yaşta yıkılır. Çocuk babasının önemli bir konuda ya­lan söylediğini duyar; babasının annesinden korktuğunu, onu memnun etmek için kendisine (çocuğa) yüz çevirmeye hazır olduğunu görür. Annesiyle babasının cinsel ilişkileri­ne tanık olur; babasını vahşi bir hayvan gibi algılar; mut­suz olduğu ya da korktuğu zamanlarda kendisiyle sözde bu denli ilgili olan anne-babasının, durumunun farkında bile olmadıklarını, bunu söylese bile aldırmadıklarını gö­rür. Çocuğun anne-babasının sevgisine, doğru sözlülüğüne ve adaletine duyduğu ilk, özgün inanç pek çok kez yıkılır. Bazen dinsel eğitimle yetiştirilen çocuklarda bu inancın yitirilmesi doğrudan doğruya Tanrı'ya olan inancın yitiril­mesine dönüşebilir. Çocuk sevdiği küçük bir kuşun, bir ar­kadaşının, kardeşinin ölümü karşısında iyiliğine ve ada­letine güvendiği Tanrı'ya inancını yitirir.Ama burada yı­kılan inancın, insana ya da Tanrı'ya duyulan inanç olması pek önemli değildir. Yıkılan her zaman yaşama, yaşamın güvenilir olmasına, onun verdiği güvenceye duyulan inanç­tır.
Sayfa 22 - Payel Yayıncılık
Türlere Göre Okumanız Tavsiye Edilen Kitaplar:
Türlere göre okumanız tavsiye edilen kitaplar: FELSEFE Küçük Prens Özgürlüğe Uçuş Bhagavad Gita Sessizliğin Sesi
Reklam
İnsanlar -erkekler ya da kadınlar- yaşamlarının geri kalan süresinde kendilerine "Anne"lik edecek birini bulabilselerdi yaşamın tehlikelerinden ve acılarından kurtulurlardı.
Sayfa 89 - Payel Yayıncılık
Narsist kişi kadının kendisini sevmediğine inanmak istemeyecektir. Şöyle akıl yürütecektir: "Ben onu bu denli severken onun beni sevmemesi olanaksız." Ya da "O da beni sevmese ben onu bu denli çok sevemem." Sonra da kadının duygularına karşılık vermemesini şu varsayımlarla akla uydurmaya çalışacaktır: "Beni sevdiğinin bilincinde değil; kendi sevgisinin yokluğundan korkuyor; beni denemek, bana işkence etmek istiyor" —buna benzer daha bir sürü neden. Daha önceki örnekte de olduğu gibi burada önemli olan nokta narsist kişinin başka bir insanın içindeki gerçekliği kendisininkinden ayrı bir gerçeklik olarak kavrayamamasıdır.
Yaşama hizmet eden şey iyidir; ölüme hizmet eden şey kötüdür. İyilik yaşama, yaşamı hızlandırmaya, gelişmeye, yeniye açık olmaya duyulan saygıdır. Yaşamı boğan, kısıtlayan, paramparça eden her şey kötülüktür.
Sayfa 39 - Payel Yayıncılık
143 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
"Bir kitap her şeyi altüst etmelidir. Okuru, okumadan evvelki halinde bırakan bir kitap, başarısız bir kitaptır." -Cioran- Sevgi ve Şiddetin Kaynağı, okuru altüst eden kitaplardan birisi. Okuru, okumadan evvelki halinde bırakmayan, kitap bittiğinde okuyana cevaplar yerine sorular bırakan başarılı bir kitap. Kitap, sevgi ve şiddetin
Sevginin ve Şiddetin Kaynağı
Sevginin ve Şiddetin KaynağıErich Fromm · Payel Yayınları · 19941,272 okunma
Reklam
anne ve babaların ve anne baba adaylarının dikkatine!!
Yaşam sevgisinin gelişmesi için gerekli koşulların arasında şunları sayacağım: Bebeklik sırasında başkalarıyla sıcak ve şefkat dolu ilişkiler; özgürlüğü tatma, tehditlerden uzak olma; içten uyum ve güç yaratan ilkelerin —öğütlerle değil de örneklerle— öğretilmesi; "yaşama sanatı"nı öğretecek bir önder; başkalarının yarattığı uyandırıcı etkiyle buna gösterilen canlı tepki; sonra gerçekten ilginç bir yaşama biçimi. Bunların tam karşıtı olan koşullar da, ölüm sevgisinin gelişmesine yol açar:
Kötülük, insanın insanlık yükünden kurtulma yolunda giriştiği trajik çabada kendisini yitirmesidir. Kötülük yapma yetisi büyüktür, çünkü insanda kötülüğün her türünü düşünmeyi sağlayacak, böylece bunları işleyip gerçekleştirecek, hasta imgelerini doyurabilecek bir imgelem gücü vardır.
Sayfa 138 - Payel Yayıncılık
Özgür insan ölümü, her şeyden az düşünür; onun bilgeliği, ölüme değil yaşama yoğunlaşmasından doğar
Kant'a göre
Arzularımızın farkındayızdır ama arzularımızı yaratan dürtülerin farkında değilizdir. Bu yüzden arzularımızın "özgür olduğu"na inanırız.
1K'da bunlardan geçilmiyor.
Kişinin kendi durumunu üstün görmesi­nin, bunun dışında her şeyden nefret etmesinin özünde kendine hayranlık yatar. "Biz"hayran olunacak durumda­yızdır; "onlar" nefret edilecek durumdadırlar. "Biz"iyiyiz­dir; "onlar" kötüdürler. Kişinin kendi öğretisine yöneltilen her türlü eleştiri, kötü niyetli ve dayanılmaz bir saldırıdır; karşı tarafın durumunu eleştirmekse, onların hakikate dön­melerine yardım etmek için yapılan iyi niyetli bir girişim­dir.
Sayfa 84 - Payel Yayınları.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.