Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.37.13
Şiirin müzik ile ahengi, her şiirin doğumuna sebep bir müzik ritmi. Ritimlerden satırlara, serbest müstezatlara ama en çok derin anlamlara…Ne güzel geliyor kulağa değil mi?
Sevgili yazar, hangi şarkıyı ya da müziği dinlerken hangi şiiri yazmış ise, o şiirin başına sizin için ismini yazmış. Ola ki, okuyucu şiiri okumakla kalmaz bir de müzikte gizlenen şeklini duymak isterse diye. Hatta diyor ki yazar, belki şiir okurken tek tek şarkı aramak istemezsiniz, kitabın sonunda şarkıların sıra ile derlenmiş hali var, yapın çalma listenizi, bulun şiirin ve şarkının içinde kendinizi.
Üç bölümlük bir şiir kitabı Musicablog Rune. Arada birkaç deneme türünde yazı da bulunuyor. Altını bolca çizerek okuduğum bir eser oldu benim için. Bazen özüme döndüm ve kabuğuma kapandım bazen ise dünyaya baktım şiirlerin penceresinden. Öyle şiirler…
Öyle şiir diyorum size ancak biraz bahsetmem gerek üsluptan ve biçimden. O kalıplaşmış şiirlerin dışında kalıyor Musicablog Rune. Birden çok şiir yapısında olan şiirler; dünyaya, insana, aşka döndürüyor yüzümüzü. Bazen mistik bir hava sezerken, bazen dünyevi bir sorgulamada buluyoruz kendimizi. Bu yüzden benim için kalıplarının dışında bir eser.
Ayrıca yazar ön söz kısmında biz okuyucuyu kitabına güzelce buyur ediyor ve son sayfalara geldiğimizde ise güzel bir son söz ile veda ediyor. İnce düşünülmüş incelikler...
Dilerim ki yazarın kalemi daim, okuyucusu bol olur.
DOĞDUM. KIZDIM. / AYŞE KULİN
Ayşe Kulin okumayı sevdiğim için arkadaşımın yılbaşı hediyesi olarak gönderdiği kitabı okudum. Yorumu da 8 Mart Dünya Kadınlar Günü için şimdi paylaşıyorum. Everest Açıkhava serisinden yayınlanan kitapta; kadına şiddet, yoksulluk, sınıf farkları gibi sosyal içerikli dört öykü ve bir şiir yer almakta. İlk sayfada
128 syf.
·
Puan vermedi
Kitapta bir birinden güzel şiirler mevcut, kitaba olan merakım İsmet Özel'in ANNABEL LEE şiirini seslendirmesi ile başladı..
Dinlemek isteyenler için link bırakmak isterim..
youtu.be/zDNHggAYyY8?si=...
Kitabında adını almış olduğu Annabel Lee şiirinden bahsetmek isterim..
Şiir şairin ölümünden sonra yayımlandı. Uyaklar, iç uyaklar ve ezgi yönünden zengin.
Şiirin şairin yaşamındaki hangi kadın için yazıldığı belli değil. Çeşitli kadınlar ileri sürüldü: Bayan Whitman, Bayan Lewis, Bayan Shelton ve şairin ölen karısı Bayan Virginia gibi. En son sava göre ise şiir şair Bayan Whitman'ın "Stanzas for Music" (Müzik için Bağlamlar) şiirine yanıt olarak kaleme alındı.
Şairin "Şiir Uyum'un ezgili temsilcisidir" görüşünü yansıtan bir yöntemin ürünüdür. "Annabel Lee" yetkin bir dişi varlık olarak Dünyanın şiirsel özünü, Tanrının yüce şiirini simgeler. Poe'nun amacı imgelem ya da hayal, rüya ve düş aracılığıyla dinbilimsel, gökbilimsel bilgiyi edinmektir.
Tavsiye ederim, keyifli okumalar ..
#KibeleEdebiyatAntolojisi2 #SözcüklerinDansı yazar #HaticeDökmen tarafından derlenen içerisinde 48 adet farklı yazardan farklı hikayelerin bulunduğu bir öykü kitabı.
Öyküler bazen kısa roman olarak görülse de benim için hayatın en küçük anlarına sıkışmış önemsiz gibi görünen ama içinde bir sürü detayı barındıran şiir tadında seni anlatan müzik notalarını kelimelerin arasında saklayan sihirli bir yolculuk. Tıpkı leziz bir yemekten sonra içilen keyif kahvesi gibi
Kitabımızın içerisinde 2019 yılı Bir Kadın Hikayesi Öykü yarışmasında Hatice Dökmen'in birincilik aldığı, fistanı güllü bahar bakışlı masum gelinin hazin hikayesini anlattığı "R'leri söyleyemeyen Çocuk gibi ödüllü hikayelere de yer verilmiş.
Kitapta yer alan hikayelerin arasında boynuzlarında ışıltı olan geyiklerin masalı, hep aklımızın bir köşesinde yer alacak olan "Sesimi Duyan Var mı?" sözcüklerinin geçtiği, reddedilen aşığın yer aldığı, büyük göz tarafından yönetilen çipli insanların bulunduğu, morgda artık kendi kokusu bulunan çalışanın olduğu, ayağındaki kaşıntıyı anlatırken hayatı özetleyen hastanın başrol olduğu, köyde ahududu şehirde frambuaz olan meyve ağacının anlattıkları, asansörde geçmek bilmeyen dakikalar, Sulukule anıları, korkuları yüzünden şüphe ve endişe ile arkadaş olmanın anlatıldığı öyküler de var.Şimdilik benim aklımda kalanlar bunlar. Daha fazlası kitabın içinde sizleri bekliyor.
#kitap41 #öykü #kibelekultursanat
Güzel bir güne güzel bir şiir yakışır dedim ve şiir kitabımla sizleri selamlamak istedim.Şiir ne güzel şey değil mi? Kalbi teskin eder, ruha şifa verir ve insanı dinlendirir...
Bence insan her gün bir parça müzik dinlemeli,
İyi bir şiir okumalı,
Güzel bir tablo görmeli,
Ve mümkünse bir kaç mantıklı cümle söylemeli…
Siz hiç müziğe yazılmış şiirler okudunuz mu? Evet evet yanlış duymadınız yazarımız müzik için hazırlamış bu şiirleri. Aslında müziğe derken, müzikle bizlere aktarılmış dizeler okuyacaksınız. Şiir kitabı da demek ne kadar doğru bilemiyorum çünkü bir nevi deneme tarzında hazırlanmış. Yazarın duygu ve düşüncelerini samimi bir şekilde kimi yerde düz yazı şeklinde kimi yerde ise şiir şeklinde bize aktardığını görüyoruz bu kitapta.
Üç bölumden oluşan kitapta ilk bölüm her hayatta olduğu gibi "Giriş". Baharla birlikte girilen bir girişten sonra sorgulama kısmı olan "Neden" ve son olarak hep gözden kaçan "Şimdi" bölümünü okuyoruz. Her bir şiir için özel olarak düşünülmüş ayrı ayrı şarkılar ve yine yazarı etkileyen yazardan ve kitaplardan alıntılar mevcut bölümlerde.
Hadi siz de bir şarkı açın ve elinize bu kitabı alarak farklı yolculuklara çıkmaya hazır olun. Sizlere de bir yol haritası olması için küçük iki alıntı bırakıyorum;
"Görmeni engelleyen duvarların var.
Bu duvarları ben örerken yanında değildim.
Üzgünüm, yıkamam.
Gücüm, sadece ufacık bir delik açmaya yeter
Ama emin ol yaklaşırsan oradan tüm dünyamı görebilirsin..."
"Gidecek bir yeri kalmadığında aslında herkes çaresizdir."
Keyifli okumalar dilerim...
Her şiir biraz eksiktir…
Ah! Bu kitabın her bir yanından melodiler dökülüyor. Her sayfa, her dize sizi hafızanıza kazınmış, ruhunuza kodlanmış bir geçmişe götürüyor.
Bir şiir kitabı olmasına rağmen bitirilmesi zaman alıyor. Çünkü okuduğunuz her şiir sizi Sezen Aksu’nun ya da onun bestelerine hayat veren sanatçıların sesine, yorumuna götürüyor. O seslerde geçmişi, gençliğinizi, ilk aşkınızı, gönül kırıklıklarınızı, umutlarınızı, pes edişlerinizi, kendinizi arayışınızı, belki hiç bulamayışınızı, belki yıllar yılı içinizde tuttuğunuz sancılarınızı ve ne kadar zaman geçerse geçsin bir türlü uğurlayamadıklarınızı buluyorsunuz. Zaman zaman tebessüm ettiren, zaman zaman gözleri dolduran minik bir yolculuğa çıkıyorsunuz.
Sonra olarak da bildiğiniz, bilmediğiniz birçok esere hayat veren minik bir serçenin üretkenliğine hayret ediyorsunuz.
Bildiğiniz şiir kitaplarını unutun :-) Bu kitap, müziğe yazılmış...
Sevgili @musicablog 'un ; yaşamında onu etkileyen olayları, kişisel deneyimlerini, sorgulamalarını, kendine çıkardığı dersleri müzik eşliğinde lirik bir anlatım ile kaleme aldığı bir günce aslında.
Dedim ya yukarıda da farklı, keyifli bir deneyimdi benim için :-)
Ritimsel şiirler...
Şiirleri okurken aslında hepimizin yaşadığı ; korku, kırılganlık, varoluş sancısı, sevgi, aşk, öfke hiç yabancı gelmeyecek. Belki biraz üstü örtülü cümleler ile anlatılmış olduğu için zorlar mı beni diyebilirsiniz kiii ben dedim :-)
Sonra yazarımızın her şiir için önerdiği müziklerden bir çalma listesi hazırladım ve en sessiz, en huzurlu olduğum zamanlarda ve ortamda müzik eşliğinde okudum. İnanılmaz zevkli ve keyifli bir deneyimdi.
Tavsiyemdir. Okuyun, okutun :-)
Aklınıza, ruhunuza, gönlünüze iyi gelecek kitaplara çıksın yollarınız.