Tolstoy'un ilk eserlerinden olan bu kitap 1853-1856 yıllarında gerçekleşen Kırım Harbi zamanında geçiyor. Genel olarak bir liman kenti olan Sivastopol'daki Fransız-Rus çarpışmaları ve özelinde savaşın tüm vahşeti ve insanların ruh halleri oldukça gerçekçi bir şekilde anlatılıyor.
Kitap üç öyküden oluşuyor. "Aralık'ta Sivastopol" adlı birinci bölümde kuşatılmış bir kentte yaşayan insanlardaki savaşın tüm izleri ve yurt sevgisi anlatıcının kendi dilinden aktarılmış. "Mayıs'ta Sivastopol" adlı ikinci bölümde asıl kahramanı "hakikat" olan ve tüm şiddetiyle cephe savaşları; "1855 Ağustos'unda Sivastopol" adlı son bölümde ise cepheye giden subay iki kardeşin yaşadıkları anlatılmış.
Kitapta yer alan en ilginç anekdotlardan biri ise Rusların üzerlerine saldıran Fransız askerlerinin "Allah Allah" diye bağırdıklarını sanmasına Tolstoy şu şekilde açıklama notu düşmüş; Türklerle savaşa savaşa askerlerimiz bu düşman narasına öyle alışmışlardır ki, bugün hangi askerimize soracak olsanız Fransızların da hücuma kalktıklarında "Allah Allah!" diye bağırdıklarını söyleyecektir.
İyi okumalar.
SivastopolLev Tolstoy · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20192,245 okunma
1853-1856 Kırım harbinde Osmanlı devleti, Avrupalı müttefikleri ile beraber yürüttüğü Sivastopol muharebesinden, gerçi galip çıkar. Ama bundan bir fayda sağlayamaz.
Madam Drancy, Tiflis'e karayoluyla mı yoksa Karadeniz üzerinden gemiyle mi ulaştı, bilmiyoruz. 1852 yılının sonlarında şehre varınca, burada bir tür ticari teşebbüsle iştigal etti. 1853 yılının yaz aylarında, Rusya ve Fransa arasındaki ilişkiler gerilmeye başladı. Kırım Savaşı'nın ayak sesleri duyuluyordu. Yaklaşık dokuz ay daha bu