Büyük usta Yaşar Kemal ♡ Doğa betimlememeleri muazzam
YAŞAR KEMAL: Faulkner’den başka bir de Şolohov var, o da büyük bir destancı bence, benziyorlar ikisi de birbirlerine, duayı bütün ayrıntılarıyla Homeros gibi veriyor oda… BEN: Dur, bu önemli: Doğayı bütün ayrıntılarıyla vermek ne demek? Bunu biraz daha kesince betimleyebilir misin? YAŞAR KEMAL: Bana öyle geliyor ki, Homeros, doğayı, doğanın olaylarını, devinimini insanoğluna çarptığı gibi vermiş. Karacaoğlan da öyle: “evrim evrim giden turnalar…” Homerosda öyle diyor aşağı yukarı… BEN: Peki doğada insana çarpan şey nedir? YAŞAR KEMAL: Bunlar doğayı yaşarken, doğanın en ayrıntısına giderler. Şolohov’un bir yaprağı, bir karıncayı, bir çiy tanesini anlatması da Homeros gibi…
Sayfa 171Kitabı okudu
Solomon, "Yok, bunları kabul edemem," diyerek masadakileri telaşla keseye yerleştirip Hızır'ın eline tutuşturdu. "Sende kalması daha hayırlı. Kim bilir, suyun sırrı, toprağın sırrı, ikisi arasında balçıkta yoğrulan insanın sırrı, Adem'in ve oğullarının sırrı... Seni sonsuza dek muhafaza edeceğime... Canımı uğrunda vereceğime... Ama emaneti ehline teslim etmeden ölmeyeceğime sırrın ve sırrın sahibinin hürmetine bir kez daha yemin ederim diyenlerdeniz biz Hızır. Bunların sende kalmasında da bir sebep var elbet." Hızır şaşkınlıkla Solomon'un yüzüne bakıyordu. Bu sözlere bir mana verememişti. "Dediklerinden pek bir şey anlamadım ama eyvallah Usta," diyerek ona sarıldı ve dükkândan çıktı.
Reklam
"Solomon Usta, emanetçi bizdik. Hızır ise emanetin sahibi olacak. Mantığına uyarak bir sonuca varıyorsun; ama görüyorum ki, yanlış bir mantıkla yanlış sonuca varıyorsun. Zaman ve yer bana karşı oldu. Ne acıdır ki bana düşman oldu soyum. Oysa elimden geleni yapmaya çalıştım. Kader böyleymiş. İnsanoğlu her arzu ettiğine erişemiyor, var bunda da bir hayır elbet. Hepsi geçmişte kaldı.
Unutma Hızır. Derviş'in dediklerini iyi belle. Temiz bir kâğıt her zaman hikmete gebedir. Allah Kalem suresinde ne diyordu?" Hızır, acısını içine gömmeye çalışarak gözlerini kapattı. Ağlamamak için kendini zor tutuyordu. Buna rağmen gözlerinden istemsizce yaşlar gelmeye başladı. Kucağında yatan Solomon'dan ayrılma vaktinin geldiğini anlamıştı. Yazgısı kendini belli etmişti. "Kaleme ve onun yazdıklarına and olsun! Anlamazlar, der usta," diyebildi zorlanarak. Solomon'un gücü tükenmek üzereydi. "Evet, kâğıda ve kaleme and olsun. And olsun ki zafer hikmetin peşinden gidenlerin olacak. Sen göreceksin. Ama ben tükendim Hızır. Buraya kadarmış."
Sayfa 200Kitabı okudu
150 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
1 saatte okudu
Dikkat spoiler içerir. Adana'daki bir dokuma fabrikasında her gün farklı bir olay olmaktadır. Deveci Halil burada çalışan Cemile adlı bir Boşnak kızına göz koymuştur. Onu elde etmek için her şeyi deneyecektir ama kız da aynı fabrikada Necati adında bir katibi sevmektedir. Fabrikanın ortaklarından biri olan Kadir ağa sık sık işçileri gezip dertlerini öğrenmek ister. Diğer ortak olan kültürlü Namık Bey'in getirdiği İtalyan Mühendis Orlando'dan şikayetçilerdir. O geldiğinde beri iplikler koptuğu için işçiler az para alıyor diye söylerler. Ancak bunu yapan aslında başka bir dokuma ustasıdır. Kola içine başka bir şey dökünce iplikler kopmaktadır. Genel müdür Solomon bu durumu bilir ama Kadir Ağa'ya sesi çıkmaz. Deveci Halil, Camgöz, Karakız ve diğerleri ile bu Cemile'yi kaçırma işini planlamaya başlar. Cemile ise fabrikada çalıştığı abisi Sadri ile eve dönüp babası Malik ile sohbet eder. Ev sahipleri olan İzzet usta da onları korur ve kollar. İş ciddiye binince Necati babaannesini alıp kızı görmeye getirir. Fabrikada para ödendiği gün isyan çıkar. İtalyan'ı öldürmek isterler ama başaramazlar. Numan bey bu işi kimlerin planladığını bildiği için o işçilerin hepsini işten çıkarır. Camgöz işsiz kalınca bunalıma girer ama dayısı Deveci Halil ona kahve açar kız kaçırma işine yardımcı olsun diye. İşsiz kalan işçiler artık yerlerine İstanbul ve İzmir'den işçi geleceğini öğrenince iyice sinirlenirler ve Camgöz'ün yeni kahvesini başlarına yıkarlar. Bu arada Cemile ise komşusunun doğumuna yardımcı olarak ilk defa ebelik yapmıştır. 1934 yılını o dönemin ağzı ile anlatan güzel bir roman.
Cemile
CemileOrhan Kemal · Everest Yayınları · 20173,934 okunma
436 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Merhaba Heyecanla okuyup, etkisinde kaldığım bir kitap oldu. Arielle Bloom ve Bobby Solomon, ünlü, göz önünde yaşayan, oyuncu bir çifttir. Bir gün Bobby eşi Arielle ve güvenlik şefini kendi yataklarında ölü bulur. Potansiyel şüpheli de tabiki kendisidir. Bunun bir kıskançlık cinayeti olduğunu düşünür ve Bobby'i suçlarlar. Avukat Eddie Flynn Bobby 'nin suçsuzluğuna inanır,davaya dahil olur ama işi oldukça zordur. Katil jürinin içine sızmıştır ve her adımdan haberdardır. Davanın başlamasıyla, jüri üyeleri arasında anlaşmazlıklar çıkar, jüride Bobby 'yi savunan kişiler teker teker ortadan kaybolur. Katil tüyler ürpertici biri, acı hissetmiyor, kılık değiştirme konusunda usta ve zekasına diyecek bir şey yok. Okuduğum diğer polisiye kitaplardaki gibi katil gizli saklı değil, baştan beri kim olduğu beli ama heyecan düşmeden okuyorsunuz. Sonunda ters köşe yapılmış. Kurgusu çok iyiydi. Heyecan dorukta, gözleriniz açık, nefesinizi tutarak okuyacaksınız Kitaplığınızda varsa hemen okuyun, yoksa da bu türü seven biriyseniz alın okuyun derim. Herkese keyifli okumalar dilerim
İşaret
İşaretSteve Cavanagh · Epsilon Yayınevi · 2021190 okunma
Reklam
Geri13
39 öğeden 31 ile 39 arasındakiler gösteriliyor.