Erbakan Hoca'nın Timsah Metaforu Geldi Aklıma..!
Yirminci yüzyılın başlarında sıra Batı-dışı ülkelerin işçi ve küçük üreticilerini küresel siyasi sisteme entegre etmeye geldi. Bu süreç ABD ile SSCB arasındaki örtük bir ittifak yahut dayanışma marifetiyle yürütüldü. Bağımsızlığını kazanan her halk, dünya meclisinde bu iki güçten birinin kampına alınarak sindirildi ve sistem için tehlikesiz hale getirildi.
Sayfa 114 - KüreKitabı okudu
Amerikan Hegemonyasına Dair..!
Otuz yıl önce dünyanın en büyük 100 sanayi şirketinin dörtte üçü, yirmi yıl önce üçte ikisi Amerikan iken, bugün sadece 30 tanesi Amerikan ismi taşıyor. Dünyanın en büyük yirmi bankası arasında neredeyse hiç Amerikan bankası yok. Sadece askeri güce dayanılarak üstünlük sürdürülebilseydi, Kızıl Ordu'lu SSCB'nin bu kadar çabuk çökmemesi gerekirdi.
Sayfa 113 - KüreKitabı okudu
İkinci Dünya Savaşı,ABD ve SSCB gibi iki süper gücün ortaya çıkmasına yol açmıştır.
Sayfa 215Kitabı okudu
Üzücü
İngiliz yazar H. G. Wells, büyük yazar Maksim Gorki'yi ziyaret etmek üzere SSCB'ye gitti. Gorki'ye, siyasetle uğraşmayacak bir edebiyatçılar kulübü kurmayı önerdi. Gorki ve arkadaşlarının gülmeye başladığını gören Wells üzülmüştü.
Sayfa 102 - DorlionKitabı okudu
sscb'nin değişen Türkiye politikası
1960 yılının başında Türk tutumundaki bir başka değişiklik, Menderes'le Kruşçev'in birbirlerine resmi ziyaretlerde bulunacaklarını açıklamasıydı. Ama Menderes hükümeti bunlar yapılamadan, 27 Mayıs 1960 hükümet darbesiyle devrilmişti. Kruşçev, 28 Haziran 1960'da Orgeneral Cemal Gürsel'e, Türkiye'nin tarafsızlık yoluna girmesi gerektiğini ve iki tarafın ortak konulan görüşmek üzere bir araya gelmeleri gerektiğini bildiren bir mektup yazmıştı. Bu, Sovyet politikasındaki bir değişikliğe işaret ediyordu; Sovyetler Türkiye'yi bir uydu haline getirmekten vazgeçmişlerdi ve tarafsız kalmasını talep ediyorlardı. Fakat, Türkiye'deki rejim değişikliğinin Batı'ya olan bağlılığına bir zarar vermediğini ispat etmek isteyen Gürsel, yanıt veremedi. Gerek askeri hükümet, gerekse Kasım 1961'de göreve gelen İsmet İnönü'nün sivil yönetimi, Sovyetler Birliği'nin 500.000.000 dolarlık yardım programini, karşılığında Moskova'nın siyasi imtiyazlar talep etmesi endişesiyle geri çevirmişlerdi. İnönü, askerlerden daha tarafsız bir tutum içinde olduğu konusundaki şüpheleri gidermekte çabuk davrandı.
Sayfa 123Kitabı okudu
“Çok yüksekte seyreden bir uçağın personelini düşünün Uçuş sırasında uçağı test etmeye başlıyor uçağın kapılarını açıyor bazı sistemleri kapatıyorlar... Bulgular böyle bir durumun bile tasarımcılar tarafından öngörülmesi gerektiğini gösteriyor.” SSCB heyet başkanı, 1986 Viyana
