-Kimi adam vardır ki sabahtan akşama kadar oturur ve düşünür.Onun bir hazine-i efkârı vardır,yani fikir cihetinden zengindir;kimi adam da vardır ki sabahtan akşama kadar ayaküstü çalışır,mesela bir rençper, fakat yaptığı iş dört tuğlayı üst üste koymaktan ibarettir.Evvelki insan tembel görünür velakin çalışkandır,diğer insan çalışkan görünür velakin yaptığı iş sudandır.Zira birisi maneviyat ile zihin gayretiyle yapılan iştir;öbürü vücut ile bedenle yapılan iştir.Maneviyat daima daha âlidir,vücut sefildir.Yapılan işlerin farkı da bundandır.
Izdırabın verdiği intibah zamanlarında,kendi kendini aldatmak,başkalarını kandırmak kadar basit değildir ve insan kendi içindeki adaletten ürkmeye başlar.
Kafasında şimdiye kadar aklına bile gelmeyen garip düşünceler uçuşuyordu.Ölüm ve hayat üzerine düşünüyordu.Ve bu çok zor konuda bir sonuca varabilmesinin imkânsız olduğunu hissediyordu.
Boka akıllı bir çocuktu,ama insanların birbirinden farklı olduğunu,bu farklılıkların nedenlerini kavramak için acı çekmemiz gerektiğini henüz öğrenmemişti.