Millennium serisinin 2. Kitabı. Stieg Larsson en az birincisinde olduğu kadar macera ve polisiye dolu. Ve Lisbeth yine çok zeki Blomkvist yine çok araştırmacı. Ekip olmak en çok bu ikiliye yakıyor. Kitabın genelinden bağımsız olarak Lisbeth’in bi an önce aşkını itiraf etmesini veya Blomkvist’in bir an önce bunu anlamasını bekledim açıkçası. Bu defa Lisbeth’in başı dertte. 3 kişinin katil zanlısı olarak aranmakta. Lisbeth’in sevenleri bir araya geliyor, kimsenin şüphesi yok onun katil olduğuna dair. Ama gelin görün ki bütün kanıtlar onu gösteriyor. Seks ticareti, devletin içindeki karanlık adamlar, mesleğini kötüye kullanma, cinayetler ve daha fazlası. Aslında ne kadar çok kötülüğün olduğunu ve bu kötülüklerin gene de en yakınımız tarafından bize zarar getirdiğini gördük bu kitapta. Güzeldi, keyifliydi okurken olduğum kadar dinlerken de çok keyif aldım fakat olaylar anlatılırken bir paragrafla bir diğer paragraf arasında zamansal ve mekânsal farklılıklar olması dinleme esnasında zaman zaman kafa karışıklıklarına sebep olmakta. Eğer benim gibi sizi de fazla karakter, hızlı yer ve zaman değişimleri şaşırtıyorsa veya odaklanmakta zorluk çekerken, kopmalar yaşıyorsanız bu kitabı dinlemeyin, kitabını alın ve okuyun. Kitap ziyan edilmeyecek kadar güzel, dağınık beyninize kurban gitmesin.
