Saldırganların 43 numaralı hastanın baygın vücudunu dışarı taşıdıklarına şahit olduğu andan itibaren hastanedeki işini bırakıp Santa Mondega'dan uzaklaşması gerektiğini biliyordu. (...) Doğrusunu söylemek gerekirse Casper'ı biraz çabuk teslim etmişti. Korktuğu sadece ufaklığın ağabeyinin ona ne yapacağı da değildi. İki iğrenç serserinin tamamen masum birini tuzağa düşürmelerine izin verdiğini biliyordu. Aynadaki yansımasına baktığında alnında sanki "SUÇLU" yazıyordu.
Devon'ın uzun süre daha aynaya bakması gerekmedi çünkü tükürük camdan aşağı kayarken tuvalet aniden karardı.
"Elektrik kesintisi mi? Bir bu eksikti."
...
Derken zifiri karanlıkta bir ışık belirdi, ancak zayıftı. On metre ötesinde, Devon Hart titreşen bir ışık gördü. Küçücük, tırnak büyüklüğünde bir alev. Bir sigara. Çok garip, sanki kendi kendine yanmıştı. (...) "Kimsiniz?" Diye seslendi bir kere daha.
Yüzyıllar gibi gelen bir sürenin ardından Hart, sigaranın ucunun son bir kez parladığını ve tutan kişinin sigarayı yere fırlattığını gördü. Yine ayak sesleri duyuldu. Devon Hart, bir elin gırtlağını sertçe sıktığını hissetti.
Leyla'm,
Adı dilime şarkı olmuş sevdiğim kadın! Sana, yaşadığın her şeye neden olmuş biri olarak, aşkımı haykırmak ne zor benim için bir bilsen. Vicdanımla kalbimin arasında sıkışmış bir ziyan gibiyim. Aklımda deli sorularla yazıyorum sana bunları. Beni gördüğünde yüzüme bakıp bakmayacağından öylesine korkuyorum ki heyecanım bu gece uyutmuyor beni. O seni uykunda izlediğim soğuk köy gecelerindeki Yolcu değilim belki ama bir o kadar suçlu, bir o kadar mahcubum!
….
Artık benim için Yolcu sensin... Özlenen, beklenen, sadakati sonsuza kadar hak eden bir Yolcu'sun benim için. Burada, bıraktığın istasyonda seni bekliyorum. Hayata yeniden burada hep birlikte ailemizle başlamak için sana ait bir parça var bu zarfın içinde. Yeniden layık bulursan beni, ben kalbimle sana aidim... Bunu hiç unutma Menekşem.
Tanrım ne kadar yavaş ölüyordum ben böyle
Oysa ölüm, bildiğin pamuk ipliği değil mi?
Kandırılmış bir dünyadayım biliyorum
Merak etme Tanrım suçlu sensin demiyorum
Bazen uzaklarda çürümüş bir bedenim
Ama en çok da kendi yüreğinin içinde ölü bir cenin
Evet Tanrım suçlu sensin
Doğumdan ölüme, ne varsa ben bir illegalim
Hülya Bilgin
Eski ilkelerini suçluyor gibisin... Ama asıl suçlu olan o ilkeler değil, sensin... İlkelerin kendi başlarına bir anlamı olmadığını, ölü sözcüklerden başka bir şey olmadıklarını unutuyorsun... Senin de bir şeyler yapman gerekirdi.
Yazarın okuduğum ilk kitabıydı.Yanlış bir başlangıç olduğunu düşünmüyorum ama bu yazara bu kitapla başlayanların çoğu 3. Sayfada bırakıp yazara önyargı besleyebilir.Sabredip sadece kurgu olarak düşünüp okursanız kötü kitap değil. Yalnız kitapta hemen hemen her şey bilinenlerin aksine okurken sürekli kitapla ters düştüm.
# Tanrı adıyla bilinen