“Bu duygu sana da yabancı değildir eminim, trenle geçerken veya bir doğa yürüyüşünde uzakta bir ev görürsün ve birden, niçin burada yaşamıyorum ki, diye düşünürsün. “
“ Ben sadece bir şeyi anlamıyorum, nasıl... nasıl bir insan bunu yapabiliyor, o anlarda nasıl onunla birlikte ölmeden durabiliyor... nasıl oluyor da ertesi sabah bir uykudan uyanabiliyor ve dişlerini fırçalayabiliyor ve bir kravat takabiliyor... “
“Bir kez kendini bulmuş olan kişinin, bu yeryüzünde yitirecek bir şeyi yoktur artık. Ve bir kez kendi içindeki insanı anlamış olan, bütün insanları anlar.”
...benim içimde bile, yeryüzüne ait her şeyde bulunan o gizem dolu volkansı özün, bazen tutkunun sarsıntılarıyla parlayan ateşi hala canlıydı demek ki; demek ki bende yaşıyordum, canlıydım, kötücül ve ateşli hazları olan bir insandım.