Bazı kelebeklerin tadı çok kötüdür. Genellikle parlak ve kolaylıkla ayırt edilebilen renklere sahiptirler ve kuşlar bu "uyarı" işaretleri sayesinde onlardan kaçınmayı öğrenir. Bu durumdan tatları kötü olmayan bazı kelebek türleri faydalanırlar. Tadı kötü olan kelebekleri taklit ederler. Doğduklarında renk ve şekil olarak onlara benzerler (fakat tatları onlar gibi kötü değildir). Sıklıkla doğa bilimcilerin aldanmasına neden olurlar ve tabi kuşları da aldatırlar. Gerçek lezzetsiz kelebeği bir kez tatmış olan bir kuş, onunla aynı görünüşe sahip olan bütün kelebeklerden uzak durmaya eğilimli olacaktır. Uzak durdukları arasında taklitçi kelebekler de olacağı için taklitçilik genleri doğal seçilim tarafından kayrilir. Taklitçiliğin evrilmesi işte böyle oluşur.
Süpermarkette Küçük Bir Gezinti
Süpermarkete girdiniz, burayı bir şehir gibi düşünün, en kıymetli yer neresi? Çoğu müşteri bunu fark etmez ya da önemsemez ama konum olarak süpermarketin en kıymetli bölgesi orta kısmı.
DR. ALP SİRMAN
Burası aynı zamanda en
fazla işlenmiş, besin
katkıları eklenmiş olan
besinlerin olduğu bölüm.
Batezyen Taklit: zararsız türlerin zararlı türleri taklit etmesidir. Savunma sağlar.
Mertensiyen Taklit: zararlı türlerin daha zararsız türleri taklit etmesidir. Saldırı sağlar.
Bazı kelebeklerin tadı çok kötüdür. Bunların, genellikle, parlak ve göze batan renkleri vardır ve kuşlar bu "uyarıcı" işaretlere bakarak onlardan kaçınmayı öğrenir. Başka kelebek türleri ise, tatları kötü olmadığı halde, bu durumdan yararlanır ve lezzetsiz kelebekleri taklit ederler; renkleri ve biçimleri (fakat tatları değil), lezzetsiz kelebeklere benzer. Taklitçiler yenmekten kurtuldukları için, doğal seçilim taklitçilik genleri lehine çalışır. Taklitçiliğin evrimleşmesi işte böyle olmuştur.
Dünyanın hemen her yerinde bulunan
kargalar, en zeki kuş ailesinden.
Kargagiller adı verilen bu ailede
120’den fazla tür var. Kargalar ilginç
davranışlarıyla tanınır. Çevrelerinde
buldukları birçok nesneyi, özellikle parlak
olanları alıp yuvalarına götürürler. Karda
kayarak ve yuvarlanarak oyun oynarlar.
Bazen kendilerinden büyük hayvanların
kuyruklarını çekerek onları kaçırır ve
yiyeceklerini alırlar. Birçoğu yiyeceklere
ulaşmak için alet kullanır. Bazı karga
türleri insan ve hayvan seslerini çok
güzel taklit edebilir.
Ama yunuslar çok daha ileriye giderler. İmza ıslıkları üretirler, bunlar her bir birey için eşsiz bir modülasona sahip olan çok tiz seslerdir. Yaptıkları tıpku cep telefonu melodileri gibi birbirinden farklıdır. Onları belirleyen sesten ziyade melodidir. Genç yunuslar ilk yıllarında kişisel ıslıklarını geliştirirler. Dişiler hayatları boyunca aynı melodiye sahip olurlarken erkekler kendilerininkini en yakın arkadaşlarının melodisine göre ayarlarlar, bu sayede bir erkek ittifakından çağrılar birbirine benzer. Yunuslar özellikle yalnız olduklarında imza ıslıklarını çıkarırlar (tutsak ve yalnız olanlar bunu sürekli yapar), ama okyanusta büyük gruplar halinde bir araya gelmeden önce de bunu yaparlar. Böyle anlarda kimlikler sık sık ve yaygın bir biçimde yayınlanır, ki bu durum bulanık sularda dolaşan fizyon-füzyon türleri için gayet akla yatkındır. Bu ıslıkların bireysel tanıma için kullanıldığı varsayımı, bunların sualtı hoparlörleriyle tekrar yayınlanmaları sayesinde kanıtlandı. Yunuslar diğerlerine kıyasla yakın akrabalarıyla ilişkili seslere daha çok dikkat gösterirler. Bunun yalnızca sesin tanınmasıyla ilgili olmayıp çağrının kendine özgü melodisiyle de bağlantılı olduğunu göstermek için, bilgisayarda oluşturulan ve melodileri taklit edilen sesler kullanıldı: Melodi korunurken ses ortadan kaldırıldı. Bu üretilmiş çağrılar orjinallerle aynı tepkiyi tetikledi.