Dîwana Melayê Cizîrî heta niha ji aliyê gelek weşanxaneyan ve hatiye çapkirin. Divê bête zanîn, xwendina destxetan karekî pir îza ye û hewce ye baş bêne xwendin. Di vî warî de Weşanxaneya Nûbiharê karekî profesîyonel dike.
Di vê pirtûkê de hem helbestên Mela hem jî wergera Tirkî heye. Wergêr Osman Tunç e û ez dikarim bi dilekî rihet bibêjim, wergera herî baş a Melayê Cizîrî jî ev e. Lewra ji bo wergera helbestên Mela, divê wergêr hem Erebî, hem jî Farisî baş bizane. Lê mixabin hin wergêr (naxwazim navê wan bibêjim) ne Farisîya wan ne jî Erebîya wan baş in lê wergerê dikin.
Helbestên Melayê Cizîrî li gor cureyên helbestên wî hatine rêzkirin. Yek bi yek navên helbestan nehatine nivîsandin. Sedem jî ev e; di helbestên klasîk de navên helbestan tunene. Di dawîya pirtûkê de wek fihrîst hatiye amadekirin.
Cureyên helbestan: Qesîde, Medhiye, Terkîb (Terkîbê Bend, Tercî-ê Bend, Tardiye, Terbî), Xazel, Hicîw, Rubaî, Ferd, Muşaare.
Şiir teksif sanatıdır, sözün
süzülmüşüdür, özüdür,
hatırda kalacak şekilde
söylenmişidir. Ezberinizde
şiirler olsun. Zaman zaman
kendinize veya başkalarına
sesli olarak okuyun:
Yunus’tan bir ilahi, Fuzuli’den bir gazel, Nedim’den bir şarkı, Galib’den bir tardiye, Mehmet
Akif’ten “Çanakkale Şehiterine”, Yahya Kemal’den
“Açık Deniz”, Ahmet Ha-
şim’den “O Belde”, Necip
Fazıl’dan “Takvimdeki
Deniz”, Sezai Karakoç “Hı-
zır’la Kırk Saat”…
D.Mehmet DOĞAN
Muhammed Emin Yıldırım Bey'in Hz. Muâviye sohbetini dinledim. Bundan beş sene kadar önce bir kitabında uygun olmayan bir şeyler söylemişti. Yunus Sanır (rahmet olsun) adında bir hoca ağabey kendileriyle görüşüp bu konudaki itirazları ulaştırmışlardı. Muhammed Emin Bey sonraki konuşmalarında, kitaplarında böyle şeylere yer vermedi. Hatadan dönenlere altından köprüler... Bu izlediğim sohbet de öyle. Sahâbîlik hukukundan bahsediyor. Bu hukuku muhafaza etmek gerektiğini söylüyor. Hazret diyor, tardiye kullanıyor. Ebeveyni hakkında da öyle. Tenkidden geri de durmuyor, tenkid edilir de zaten, eskiler lâyüs'el dememişler, siyasî hataları hep söylemişler. O da ölçüsünde. Allah razı olsun. Bu işler böyle yürümeli. Bu zamanlara kadar böyle de yürüyormuş zaten. İnanan istediği gibi inanır. Fakat birileri kitlelere hitap ettiği zaman, iş propagandaya evrildiği zaman, taraftar toplamak derdine düşüldüğu zaman rahmetli Yunus Hocam gibilerin eli her yere uzanamıyor, yetişemiyorlar. Fâtihalar olsun. M. Emin Bey de selâmette olsun.
Kitabımız adından anlaşılacağı üzere divan şairlerinin şiirlerinden seçilerek oluşturulmuş. Okuduğum kitap bu hazırlayana ait değil. Konya Belediyesi tarafından İbrahim Demirci'ye hazırlatılmış.
Kitabın ilk yirmi sekiz sayfasında divan şiirinin türleri ve özelliklerinden bahsedilmiş. Failün failün failatün gibi detaylara değinilmiş. Önce şiir