“Tasavvuf bütünüyle edepten ibarettir. Edebi olmayan kimse, yüce Allah’a vâsıl olamaz.” | İmâm-ı Rabbânî (k.s)
Ebû-Hafs'ul-Haddâd (264 H. 877), "Tasavvuf edepten ibarettir: her vakte ait bir edep vardar; her makama ait bir edep mevcuttur. Kim içinde bulunduğu vaktin edeplerine riayet ederse erler derecesine varır: edebi yitirirse, yaklaşmak istese de uzaklaşır, kabul edilmeyi dilese de reddedilmiştir,, demiştir.
Sayfa 47
Reklam
Tasavvuf, bütünüyle edepten ibarettir. Her anın her halin, her amelin ve her makamın bir edebi vardır. İçinde bulunduğu halin ve vaktin edebini koruyan kimse, Allah dostlarının ulaştığı hale ve makama ulaşır. Edebi korumayan kimse bu saadette mahrum kalır. O, kendisi Halk'a yakın zannetse de aslen uzaktadır. '
Ebû Hafs Haddad (k.s)
"Tasavvuf bütünüyle edepten ibarettir. İnsanın yaşadığı her anın, her halin ve her makamın kendine göre bir edebi vardır. Bu edebe her zaman riayet eden kimse, Allah dostu olur."
Tasavvuf tamamen edepten ibarettir. Tasavvuf, kitap ve sünnetten ayrılmamaktır. Tasavvuf şekil, kılık, kıyafet ve merasim değildir. Sâmiha Ayverdi
Sayfa 195
67 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.