Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Eski Mısır'da Hayat!
Mısır tarihi 3000 yıllık yazılı belgenin yanı sıra arkeolojik kalıntılardan esinlenerek yazılmıştır. İlk olarak Mısır’da yazıyı ele alalım: Mısırlılar yazıyı Mezopotamya’dan öğrenmişlerse de kendi üsluplarını geliştirip hiyeroglif yazıyı resimlemeyi (piktogram) taş, fildişi, ahşap üzerine kazıyorlardı. Hiyeroglif yazıdan başka 1.Hiyaretik,
II. Tabu Ve Ambivalans (duygu ikircikliği)
Bizim için tabu sözcüğü iki karşıt anlam içermekte, birincisi kutsal, kutsanmış, ikincisi netameli, tehlikeli, yasak, temiz olmayan anlamına gelmektedir. Polinezyacada ise tabunun karşıtı alışılmış, herkese açık anlamına gelen noa'dır. Dolayısıyla, tabuda bir yanına yaklaşılmazlık anlamı saklı yatmakta, sözcük başlıca yasaklar ve kısıtlamalarla karşımıza çıkmaktadır. Bizim iki kelimeden oluşan "kutsal çekinge" sözcüğünün çokluk tabunun içerdiği anlamla örtüştüğünü görüyoruz.
Reklam
II. TABU VE AMBİVALANS (Duygu İkircikliği)
Ne korku ne de cinler, psikolojide kökenlerinin daha gerilerde aranmasına direnen en son nesnelerdir. Cinler gerçekten var olsaydı, durum başka türlü olurdu; ama biliyoruz ki, tanrılar gibi onlar da insandaki ruhsal güçler tarafından yaratılmıştır; onları yaratıp ortaya koyan bir şey, onların kendisinden yaratıldığı bir şey vardır.
Kökenlerle ilgili mitlerde, kocalara babalara ya hiç rastlanmamakta ya da "hayvan" veya "totem hayvan" olarak tanımladıkları görülmektedir. Bu konu, kadınların " bir hayvanla evlendiğini" ve aynı zamanda "hayvan" doğurduğunu anlatan sayısız masalda öne çıkmaktadır. Bu masallara "köken mitleri" denilmekte, ancak, anasoylu klan çifti olarak yeraltından yeryüzüne çıkan ve dünyayı yaratan bir kız kardeşle erkek kardeşi anlatan daha önceki yıllara ait köken mitlerinden büyük ayrılık gösterdikleri anlaşılmaktadır. "Hayvanla evlenen kadın"ı anlatan masallar, bu türden köken mitleri değil, daha çok evliliğin ve ailenin kökenini anlatan mitlerdir.
Sayfa 19 - Payel Yayınları
Totem-II
Totemik karakter, yalnızca özel bir hayvanda ya da başka bir özel nesnede(bitki ya da doğa gücü) değil fakat totemin türünden olan bütün bireylerde bulunan bir şeydir. Zaman zaman kutlanan bazı bayramlarda aymı totem topluluğundan olan kişiler, törensel danslar yaparak totemlerinin hareketlerini ve özelliklerini temsil ya da 'taklit ederler. Toteme mensubiyet, gerek baba gerekse ana tarafından miras halinde geçer. Ana tarafından geçiş her yerde daha eski olup, baba tarafından geçişe ancak daha sonraları yerini bırakmış olması muhtemeldir. Toteme bağlılık, Avustralya yerlisinin bütün sosyal yükümlülüklerinin temelini teşkil eder...
Sayfa 13 - KabalcıKitabı okudu
Tabu-II
Tabu yasakları hiçbir nedene dayanmazlar, kaynakları bilinmez; bizim için anlaşılmaz olmakla birlikte, boyundurluğu altında yaşayanlara doğal görünürler Wundt, tabu için insanlığın yazılı olmayan en eski yasası diyor. Genellikle kabul edildiği üzere, tabu tanrılardan da eski olup her türlü dinin varlığından önceki bir çağa aittir. Tabuyu psikanalitik bir incelcelemeden geçirmek istediğimizde, tabuya dair tarafsız bir tanıma ihtiyacımız olduğu için Ana Britannica'nın Tabu maddesinden buraya alıntılar yapacağım. Maddenin yazarı antropolog Northcote W. Thomas'tır."Tabu deyimi tam anlamıyla ele alındığında şunları içerir: a) bazı kişilerin ya da şeylerin kutsallığı (ya da kirliliği); b) bu nitelikten doğan yasağın şekli ve c) bu yasağın çiğnemesinden çıkan kutsal (ya da kirli) sonuçlar. Polinezya dilinde tabunun karşıtına noa denir, ki harcıâlem, sıradan gibi anlamlara gelir."
Sayfa 37 - KabalcıKitabı okudu
Reklam
Hükümdar Tabusu II
İlkel krallığın, despotik bir krallık olması gerektiği fikri, şu bahsettiğim monarşilere büsbütün uymaz. Tersine, bu monarşilerde, hükümdar yalnızca uyrukları için yaşar ancak görevinin yükümlülüklerini yerine getirdiği, doğanın gidişatını halkının hayrına düzenlediği sürece hayatı bir değer taşır. Bu yükümlülükleri ihmal ettiği ya da yerine getirmez olduğu andan itibaren, en yüksek derecede haiz olduğu dikkat, ihtimam, bağlılık ve dinsel saygı, kin ve nefrete döner. Utanç verici bir şekilde ve eğer hayatta kalabilirse kendisini mutlu saymalıdır.
Sayfa 71 - KabalcıKitabı okudu
Tabu, Totem, Siyasal İslam
Bozkurdun kendisi kutsal değildir, ama onun imajı bir totemdir ve bozkurt bozkırda dolaştıkça Türkler kendilerini özleştirdikleri ve korktukları o hayvan üzerinden kendi bilinçaltlarını teskin edeceklerdir. Bir nevi kendi ölümsüzlüklerine de totem üzerinden inanacaklardır.
Sayfa 19 - Yenisey KitapKitabı okudu
ALIŞILAGETİRİLEN II
Aslında bunu, toplumsal bir koşullama olarak da düşünebiliriz ki bunun yansımaları dinler tarihinde dahi gözlemlenebilir. Antropolojiye psikanaliz tartışmalarını getirdiği söylenebilen Freud, totem, tabu ve animizm gibi insanlığın ilk inanışlarını kompulsif nevroz durumuyla ilişkilendirir. Her iki durumda da belli ritüelleri yerine getirme ve bu ritüellerin yerine getirilmemesi halinde oluşacak uğursuz, kötü bir durum söz konusudur. Bu ritüelleri tekrarladığımız zaman hayat olağan akışında, güvenli bir şekilde ilerleyecektir.
Sayfa 18 - iletişim
Klan ya da tribünün, genel olarak totem, ya da başka bir hayvanın kadınla birleşmesinden türediği kabul edilir. Nitekim, örneğin, New Netherlands'da yaşayan Irokua yerlileri, kadınlarla ayı, ceylan ya da kurtların cinsel ilişkileri sonucu türediklerine inanırlardı.... bazı eskimo tribüleriyse kendilerinin bir kadınla köpekten türediklerine inanmaktadır...
Reklam
GİRİŞLER 939 - TOTEM VE TABU II
ANİMİZM, SİHİR VE DÜŞÜNCELERİN SALT ERKİ Psikanaliz görüşünü manevi bilimlere uygulamaya çalışan incelemelerin her iki alana da eşit davranamaması kaçınılmaz bir eksikliktir. Onun için bu incelemeler uzmanları yüreklendirme, araştırmalarını yaparken kendilerine yararlanacakları düşünceler esinleme görevine özgü kalmaktadır. Bu eksiklik, animizm denen koca alanı incelemeye çalışan böyle bir denemede özellikle kendini şiddetle duyumsatır.
36 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.