Bitti efsane. Üstüne ne yazılır, nasıl yorumlanır bilmiyorum. Gerçekten çok güzeldi. Eski çizimler olduğu için görüntüleri anlamakta yer yer zorluk çeksem de çok severek okudum. O kadar çok alıntı yaptım ki neredeyse bütün hikayeyi yazacaktım, sonlara doğru daha fazla alıntılamamak için tuttum kendimi. Çoğu hikaye tanıdıktı bana, sanırım eskiden filmini ya da dizisini (hatırlamıyorum) izlemiştim. Okurken eski bir dostla karşılaşmış gibi hissettim bu yüzden. Bu arada 1. cilt olarak gözüken çizgi roman 8 fasikülden oluşuyor. Bir okumada 8 birbirleriyle bağlantılı hikaye okuyorsunuz yani. Her hikayeyi severek okusam da son iki hikaye kesinlikle favorim oldu. Konunun giderek karanlıklaşması, iblisin şiirsel konuşmaları falan kalbimi çaldı. 2. cildi merakla bekliyorum umarım hemen çıkar. Hatta bu cilttekinden önce yazılan yani Alan Moore'un el atmadan önceki Swamp Thing fasikülleri de cilt olur umarım. Çünkü okumaya başlarken bir anda hikayenin ortasına düşmüş gibi hissettiriyor, öncesini arıyorsunuz. Devam ettikçe kafada net oturuyor tabii ama ben önceki hikayeleri de çok merak ediyorum. Bu arada gözüme takılan iki şeyi de eklemek istiyorum: İlki fiyatlar. Eskiden 75c'te satılıyormuş fasiküller bu biraz kalbimi kırdı. Kendi paramıza bakarak 75 kuruşa fasikül alamayacak olmamız çok üzücü... İkincisi ise Maymun Kral ile Pennywise'ın sonunun birbirine çok benzemesi. Acaba hangi yazar diğerinden ilham aldı... Uzun lafın kısası çizgi roman seviyorsanız Swamp Thing'e kütüphanenizde yer açın ve Alec Holland ya da Swamp Thing her neyse onun üzücü ve karanlık hikayesi, arkadaşları veya düşmanları ile tanışın.