Kürt edebiyatının gelişmesi, ilerlemesi için; kendimizi Türk, Arap, Fars edebiyatının etkisinden kurtarmalıyız ve kendi edebiyatımıza yeni bir şahsiyet kazandırmamız lazım. Eski şeyleri, paslanmış meseleleri yerinde bırakıp yeni bir düşünce tarzına yönelmeliyiz.
Eski nesil yazarlar ve şairler öylesine çok Kürtleri methettiler ki, sonraki iki nesle bile yeter. Şimdi kendimizdeki eksiklikleri aramamız gerekir. Hastalıklarımıza ilaç bulmalıyız, insanlarımızın yanlış yapmamaları için yol göstermeliyiz, varlığımıza sahip çıkmalıyız, kökenimizi araştırmalıyız ve bunları günümüzün yaşamıyla ilişkilendirmeliyiz. Kürt yazar kendi halkının sosyal ve siyasal gerçeklerini objektif bir şekilde ele almalı ve negatif bir şekilde onları gözden geçirmeli. Biraz durup etrafımızı iyice gözlemlememiz gerekir. Acaba eski neslin ve bir önceki neslin sloganları bizi nereden nereye getirdi? Acaba yararlı mıydı, zararlı mıydı? Acaba var olan partiler doğru yolda mı, yanlış yolda mı? Acaba Kürt yazar hangi rolü oynuyor, yüklendiği rol doğru mu? Binbir değişik soru sormalıyız kendimize ve vicdanımızın sesine kulak verip korkusuzca cevap vermeliyiz bu sorulara. Unutmamalıyız ki dünya bizi değiştiriyor. Şayet biz zamana ayak uydurup ilerlemezsek, diğer halkların gerisinde kalacağımız kesin. Kürt yazarlar için şimdi her şeyden önce bir organizasyon gerekli, çalışkan ve iş yapan bir organizasyon, kağıt üzerinde bir organizasyon değil. Bu örgüt için de zamana uygun çağdaş bir dergi gerekli.