Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Çünkü yapımızın özü, "Türklük gurur ve şuuru, İslam ahlak ve faziletidir."
Daha önce ‘Hâkimiyet Kayıtsız Şartsız Milletindir’ şeklinde olan hüküm, 1961 Anayasası’nda ‘Hâkimiyet kayıtsız şartsız Türk milletinindir’ şeklinde değiştirilmiştir. Anayasa’ya ‘milliyetçilik’ ilkesinin girip girmemesi konusunda Kurucu Meclis’te büyük tartışmalar yaşanmış ve dönemin ‘tek adam’ı Cemal Gürsel, çıkan bu tartışmalar üzerine şu konuşmayı yapmıştır: “Milliyetçiliği Anayasa’ya koyalım. Bunu yürütelim. Memlekette Türklük şuuru uyandıktan sonra bunu çıkaralım. Sonra başka unsurlar kendi maksatlarına göre ayrılmayı düşünürler diyorlar. Bugün Kürtçülükle yaptığımız mücadeleyi biliyorsunuz. Biz milliyetçiliği kaldırıyoruz desek bize mi dönecekler? Bugün biz bunu kaldırsak elli sene sonra Türkiye’de Türküm diyen kimse kalmayacaktır."
Reklam
Biz yeryüzündeki bütün Türklerin tek bir millet olduklarına inanıyoruz. Canımız öyle istediği için değil, millet adını verdiğimiz içtimai birliklerin yapısı öyle emrettiği için. Yalnız kesinliğinden emin olmamakla beraber, mevcut bilgilerimize dayanarak, Çuvaşlarla Yakutları Türk ırkından sayıyor, ama milletimizin dışında tutuyoruz. Tek bir millet olduğumuzu öne sürerken ölçümüz; Türk milletinin, ortak bir soya mensubiyet şuuru ile tarif edileceği ve milletleri meydana getiren başlıca unsurlardaki birliğimizdir.
Sayfa 55
Fikirler, ülküler ve inançlar silâh kuvveti ile, polis gücü ile veya kaba kuvvetle hiç bir zaman ezilemez, önlenemez ve yenilemez. Fikir, ülkü ve inançlar ancak kendilerinden daha doğru, daha güçlü, daha üstün fikir, ülkü ve inançlarla yenilgiye uğratılabilirler. Türk milleti için her çeşit yabancı ideoloji ve kültür saldırısına karşı dayanılacak kuvvet, Türklük ülküsü ve Türk milliyetçiliği şuuru ile Türk milliyetçiliği ideolojisidir.
"Türklük gurur ve şuuru ile İslam ahlak ve fazileti milletin kurtuluş ve yükselişinde temeldir. Bu mazide böyle olmuştur, gelecekte de böyle olacaktır.
Atatürk’ün amacı Arapçayı Farsça’yı atıp yerine Fransızca, İngilizce doldurmak, 1000 yıl önceki hatayı tekrarlayıp, yeni bir Osmanlıca daha ortaya çıkarmak değildi. Türk dilinin kurtuluş savaşında, dil tam yeniden gelişip serpilmeye başlarken, onu bu seferde batı dillerinden korumak, Türk dilini yeni boyundurukları altına sokmamak gerekiyordu. Buda gene Türklük ve Türkçe şuuru, Türkçenin her dalda, her konuda ve özellikle bilim ve teknik konularında geliştirilmesi, hızla işlenmesi ile olurdu. Atatürk, dil savaşının başından beri, bu konu üzerinde titizlikle durdu.
Reklam
"Türk genci tepeden tırnağa kadar, Türklük ruhu ve şuuru ile dolmaya mecburdur. Ancak bu ruh ve şuurdur ki, Türk gencine, bugünün çetin dünyasında yapmak zorunda olduğu büyük mücadele, yenilmez bir güç sağlayabilir." Nejdet Sançar
283 syf.
10/10 puan verdi
Bambaşka bir pencereden Atatürk
Yazarımız bir doktor. Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi'nden mezun olan yazar, aynı üniversitede Dahiline ve Gastroentoroloji eğitimi görmüştür. Daha sonra İstanbul Üniversitesinde Deontoloji ve Tıp Tarihi anabilim dalında Tıp Tarihi doktorası derecesi almıştır. Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Gasroenteroloji anabilim dalında öğretim üyeliği de
Atatürk'ün Sağlığı Hastalıkları ve Ölümü
Atatürk'ün Sağlığı Hastalıkları ve ÖlümüEren Akçiçek · Güven Kitabevi · 20059 okunma
Türklük gurur ve şuuru İslam ahlak ve faziletine, oy toplama endişesi ve siyaset riyakârlığının üstünde kalarak samimiyetle bağlıyız.
Tek bir ulus çatısı altında milli tarih, milli kültür ve ortak dil bilincini hala aşılayarak toplumun çoğunluğunda ortak bir milli hassasiyet, ortak bir Türklük şuuru oluşturmayı başardılar.
Sayfa 58
278 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.